BİR ÖMRE BEDEL KADİR GECESİ
Yüce Rabbimizin af ve mağfiretinin sağanak-sağanak üzerimize indiği bereketi bol olan Ramazanın son günlerine ulaşmış bulunuyoruz. On bir ayın sultanı diye meşhur olan Ramazan ayı her yönüyle farklıdır.Ramazanı farklı kılan unsur da şüphesiz Kur’an’ın bu ayda doğmuş olmasıdır.Ramazan’ın Kur’an ayı olması yine Kur’an’ın beyanıdır.Zira Oruç ayetleri olan bakara suresinde şöyle dinilmektedir: “Ramazan ayı ki; insanları doğru yola ileten apaçık ve ayırt edici olan Kuran onda indirilmiştir…”(Bakara 27185).Bu ayet Ramazan’ı ramazan yapan en önemli unsurun Kur’an olduğunu gösteriyor.Diğer taraftan Kur’an daha özele iniyor ve Kur’an’ın bu ayda hangi gecede inmeye başladığını da bildiriyor ki müstakil bir sure ile bu geceyi taltif ediyor.İşte Kadir suresinde şöyle deniyor:
“Şüphesiz biz O (Kur’an)’nu Kadir Gecesinde indirdik.Kadir Gecesinin ne olduğunu bilir misiniz?Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır.Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler.O gece tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir”
Görüldüğü gibi Kur’an Kadir gecesini öyle bir anlatıyor ki 1000 aydan daha hayırlıdır diyor.Yani Kadir Gecesi bir ömre bedeldir diyor adeta.Bin aylık bir gece de denebilir.Bu gece, tüm değerini Kur'an'dan almaktadır.Kadir Gecesini bu derece değerli kılan-ki 30 bin kat değerli- unsur da zamana ait değildir.Bu, gecenin sabit bir zamana tekabül etmemesinden de anlaşılır.Çünkü Kadir gecesi her sene değişik zamana tekabul eder.
Zira, söz konusu zaman hicri kameri takvime ait bir zamandır.Kameri takvim de sabit değil sürekli değişken olmasıyla diğer takvimlerden ayrılır. Buna göre, Kadir gecesi de kutsallığını kendisinden değil kendi dışındaki bir unsurdan almaktadır ki O da Kur’andır.
İnsanlığa gerçek yol gösterici olarak gönderilen Kur’an ,kalplere nur, ruhlara gıda,dertlere şifa ve insanlık için tek kurtuluş reçetesidir.Bugün insanlık Kur’anın çağlar üstü öğretilerine kulak vermiş olsa dünyamız çok daha yaşanabilir olacaktır..Alemlere Rahmet olarak gönderilen Efendimiz (sav) bu gece hakkında şöyle buyurur: “Kim faziletine inanarak ve sevabını Allah’tan umarak Kadir Gecesini ihya ederse geçmiş günahları bağışlanır” Hz.Aişe validemiz(ra) ‘in ,Kadir Gecesine rastladığım zaman nasıl dua edeyim sorusuna O(sav) şu dua ile karşılık vermiştir: “Allahım! Sen affedicisin,affetmeyi seversin,beni de affet”
Kadir gecesi aslında Ramazan’da gizlenmiştir.Rahmeti sonsuz Rabbimiz Ramazanın bütün gecelerini kadir gecesi gibi kıymetli bilip ihya etmemizi sağlamak için bin aydan daha hayırlı bu geceyi bu ay içinde gizlemiştir.Ramazanın her gecesini Kadir Gecesi bilirsek mesele yok demektir.O zaman kesin bu geceyi yakaladık demektir.Bununla birlikte Efendimiz (sav) tarafından “Kadir Gecesini Ramazanın son on gecesinde arayınız” buyrularak Ramazanın son on gecesinde aramamız tavsiye edilmiştir.Yine hadislere baktığımızda ramazanın son on gecesinde ve tek gecelerde aramamız tavsiye edilmiştir
Kadir Gecesine mahsus bir ibadet yoktur.Ancak bu geceyi namaz kılarak, tevbe ve istiğfarda bulunarak,dua ederek,ihya etmek uygun görülmüştür.Üzerinde namaz borcu olanların hiç olmazsa bir günlük kaza namazı kılmaları iyidir.Böylece hem namaz borçlarını ödemiş hem de geceyi ihya etmiş olurlar.Namaz borcu olmayanların da nafile namaz kılmaları geceyi ihya etmelerine vesile olur.Beş vakit namazını hala kılmayanlar bu gece tam bir tevbe ile Allah’a döner ve söz verirse Yüce yaratıcısına bir daha namazlarını bırakmamaya ,işte bu kimsenin başka da bir şey yapmasına gerek yok.Yoksa bu geceyi ihya edeceğim diye onlarca rekat namaz kılıp da ertesi gün sabah namazını kılmayacaksa Kadir gecesinin manasını idrak edememiş demektir.
Yine bu gecede bol- bol Kur’an okumak yüce kitabımızın bize şefaatçi olmasına vesile olur.Nitekim Sevgili Peygamberimiz(sav) : “Kur’an okuyunuz,Çünkü O, kıyamet gününde şefaatçi olarak gelir” buyurmuştur.
O halde ,bir ömre bedel olan bu gecenin kadrini bilelim, kulluğumuzu bir daha gözden geçirelim.Nefis muhasebesi yapalım..Ramazanda kazandığımız güzellikleri , faziletleri ve kulluk heyecanımızı Ramazandan sonra da devam ettirelim.Hutbemi Yüce Rabbimizin şu ilahi fermanıyla bitiriyorum: “Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet(kulluk) et”