* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Dost Olabilmek Dost Kalabilmekm  (Okunma sayısı 373 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi türkiyem

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 2159
Dost Olabilmek Dost Kalabilmekm
« : Eylül 05, 2018, 08:11:09 ÖÖ »
Dost Olabilmek Dost Kalabilmekm

 Dost; selama layık olan, kıyama layık olan, yardıma layık olan, yazmaya layık olandır. Dost evvela Halikımız, Rabbimiz, Hidayet Edicimizdir.

Ve kişi kendine bir dost bulmak için harekete geçmedikçe ona kimse yardım edemeyecekti. Şimdi “kulum bana bir adım gelirse ben ona iki adım giderim” diye devam eden Hadis-i Kudsî’de, ilk adımın kullardan gelmesini daha fazla idrak etmeye başlıyorum.

Resulü Ekrem’in aleyhisselam “beni ihtiyarlattı” dediği ayette emrolunduğu gibi dosdoğru olabilmek. Ahde vefada, canı fedada, yâre vedada kısaca her şeyde dosdoğru olabilmek. Hz. Zekeriyya aleyhisselam gibi… Bir ağacın kovuğunda testereyle biçilirken kendini doğrayan testere sesiyle dostun Hayy ismini birleştirebilecek canı feda. Annemiz Hacer gibi… “Ey İbrahim! Bizi bu ıssız yerde kime bırakıp gidiyorsun” dediğinde, cevap olarak “Allah’a” deyincece, “gitmeni O dost istediyse bizi burada bırakta git” diyebilmekti ahde vefa. Bunun üzerine arkasını dönmeden yâri çölün ortasında bırakıp gidebilmekti yâre veda.

Zira dostluk bir boyanmaydı. Yârin rengiyle boyanabilmek. Boyanmış her şeyde boyacıyı görebilmekti dostluk. Varlık-yokluk, izzet-zillet boyasında her şeyde boyacı Camiü’l Ezdad-ı tefekkür edebilmek. (Camiü’l Ezdad zıt sıfatların kendisinde kemal ötesi mükemmellikte toplanan dost.) Haşa, kemal ötesi demek bile bir ölçü tayin etmektir. Bir ölçü tayin edilip dosta hudut çizilebilseydi “elestü birabbikum” hitabına “bela” der miydik? Dostta toplanan zıt sıfatların mükemmelliğinin ölçüsü yoktu, olamazdı da.

Sonra kitaptır dost. Önce kutsal kitabımızdır. İçindeki bilgiler ve maneviyattır. Farzlardır,  vaciplerdir, huruf-u mukattaa’dır. Yasin suresidir. Fatiha’nın 6. Ayetidir.

Dost yazıdır. Tuttuğumuz kalemdir. Kalemin dini anlatan ahengidir. Kâğıdın çıkardığı kurşun kalem sesidir. İlk paragraftır. Noktasıdır cümlelerin, hiç bitmeyen devrik cümleleridir. Başlık atmak zor gelebilir ama insanlar sonunu daha çok merak ederler. Her dostluğun şartları vardır. Kitapla dost olabilmek için onun cümlelerini insanlara aktarman, aktardığını mutlaka yaşaman gerekir. İşaret parmağının ucunda mürekkep lekesi olması gerekir.

Dost, insan sıfatına layık olandır. Bunun da ötesinde insanlıkla donanmış kişidir. Derdini parke taşlara değil gönlüne yazmış, bu yolda da istikametini bozmaya hiç yeltenmemiş, hata etse de tövbesini yan cebinden çıkarmayı unutmayan kişidir.

İnsandır dost. Yani kelimeye en çok yakışan çünkü hem kitabı hem yazıyı barındıran eşref-i mahlûkat. Dünya varlığı, ahiret yolcusu. Değişken ve stabil yaratık. İnsan dost olur, olmadığı zaman çıkar makinesi bir yaratık sadece.

Dostluk bir makamdır. Varlık sahnesine çıkarıldığında sadece et ve kemikten müteşekkil her şeyden hâli olan varlığı, bir ilahi nefha ile halîl olma şerefini bahşeden makamın adıdır dostluk. Afakı saran ateşler içinde halîline bir gülistan bahşedebilendi dost.

Dostluğun en güzeli karşılık beklememektir, yaptıklarını saymamaktır.  Elindekini paylaşmak, ondakini korumaktır. Haberi yokken eline geçeni gizlice ona ayırmaktır, gıyabında dua etmektir.

Bir dost ki cüzdanın, kimliğin, zamanın, sevginin, yaptıklarının, gördüklerinin hesabını tutmayan ve ahiretin tarlası dünyada hoş bir sada sahibi. Sustuğunda doğru, konuştuğunda doğru.

Dost kapısında gönle dönüşen erlerden Mevlana “Kiminle dostluk ettiğinize dikkat edin! Zira bülbül güle, karga çöplüğe götürür.” sözünü boşuna söylememiştir.

Yapılan her türlü tekliflere ve ezalara karşı “sağ elime güneşi, sol elime ayı verseler ben bu davamdan vazgeçmem” diyebilen bülbüllere ihtiyaç duyar insan.

Dost kalabilmek, bir fetih hareketiydi. Muzafferiyetinde ve mağlubiyetinde canların verildiği değil cansızlara can bahşedildiği bir fetih hareketi. Tıpkı öncesinde Yusuf’un canına kast etmek için onu kuyuya atan candan yoksun kardeşlerine zaferi gibi. Sonrasında Yusuf’u Mısır saraylarında melik olarak gördüklerinde ne yapacaklarını şaşırmışlardı. Yusuf aleyhisselam “Bugün size kınanma yoktur.” deyince her biri Yusuf’un şahitliğinde tövbe ederek birer can olmuşlardı.

Dost kalmak biriyle, affetmektir. Onun insan olduğunu ve dünyada tek uğraştığı kişinin kendisi olmadığını bilmektir. Şahsi olanı affedip toplum çıkarını tavsiye etmektir. Ve son kelam. Kuran oku!

Okumayan adamdan dost değil tost olur. Gelenin gidenin çıkarları arasında ezilir gider.

 


* BENZER KONULAR

Rahîm Ve Rahmân Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:28:55 ÖÖ]


Davranışlarımız Kaydediliyor Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:22:46 ÖÖ]


Biliniz Cesedin Öyle Bir Et Parcası Vardır Ki Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:18:08 ÖÖ]


Melek Girmeyen Evler Gönderen: türkiyem
[Bugün, 11:04:30 ÖÖ]


Doğru Çalışma Methodu Gönderen: türkiyem
[Bugün, 10:59:59 ÖÖ]


Başınızı Çevirip Gitmeyin Gönderen: türkiyem
[Bugün, 10:39:23 ÖÖ]


Ozan Birgül 320 kbps - 2 kısım Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 09:15:33 ÖÖ]


Ozan Birgül - İlahiler 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 09:04:09 ÖÖ]


Dualarımız Neden Kabul Olmuyor Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:10:43 ÖÖ]


Birlikte Hizmet Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:59:59 ÖÖ]


Gizli Halleri Açık Hallerinden Daha Hayırlı Adamlara İhtiyacımız Var Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:40:31 ÖÖ]


Mücahitler Kazandığınızı Kaybetmeyiniz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:32 ÖÖ]


İnsanlardan Övgü Beklemek Ateşle Oynamak Gibidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:24:29 ÖÖ]


Zamanın Kıymetini Bilmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:13 ÖÖ]


Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Dün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Dün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Dün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Dün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Dün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Dün, 08:09:36 ÖS]