* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Kalb-i Selîm  (Okunma sayısı 114 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7245
Kalb-i Selîm
« : Ağustos 25, 2022, 08:52:46 ÖÖ »
Kalb-i Selîm

“Kulakları sağır eden o ses geldiğinde,

(İşte o gün kişi kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçar.)

 (Zira) O gün, onlardan her birinin işi başından aşkındır.

O gün birtakım yüzler parıldar;

Güleçtir, müjde almıştır.

Birtakım yüzler de o gün toza toprağa bürünmüş;

Kapkara kesilmiştir.

İşte bunlar inkârcılardır, günahkârlardır.” (80-Abese 33-42)

Bu ayetler, kıyamet ve ahiret hayatından sadece bir kesiti tasvir ediyor. Geçici dünya hayatının ötesinde daha çok anlamlı bir hayatın insanı beklediğini bilmesi gerektiğine vurgu yapılıyor.

O gün gelmeden ona göre bir hazırlık içine girilmesi yönünde ciddi bir ikazdır bu!

O gün her şey ayan beyan olmuştur. Her şeyden hesaba çekilmenin artık kaçınılmaz olduğu anlaşılmıştır.

O gün insan, karşılaştığı (en yakın akrabası da olsa) herkesin bir yük olacağını düşünecek ve yüklerinden hafiflemek için bunu yapacak; onlardan kaçacak…

Oysa bugün anne-baba, eş ve çocuklar, kardeşler, en yakın akrabalar kişinin en vazgeçilmezleridir.

Buna rağmen, “… Ölümüm ve hayatım âlemlerin rabbi Allah içindir.” İfadesinde olması gerekeni yarın hesap gününde bize hiçbir faydası dokunmayacak olan yakınlarımız için sergiliyoruz?

Ki; o çetin kıyamet günü gelmeden de bunu görmek mümkün.

Dünyanın renkli nimetleri içinde yüzerken de bir sıkıntıyla karşı karşıya gelmeden de insan, yeri geldiğinde en yakınlarını terk edebiliyor.

Hele elden ayaktan düştüğünde biri herkes ondan uzaklaşıyor.

Geride bıraktığı bir miras varsa o mirası garantiye alıncaya kadar belki yakınlarınca ziyaretler, sahip çıkmalar vs. biraz daha devam ediyor... Ama gözünü kapayınca her şey bir hiç oluyor.

Hayattayken ne kadar kıymetli, faziletli ve el üstünde tutulan biri olmanın hiçbir kıymeti kalmıyor!

Aslında bu, ben, sen, o ve diğerleri çok kötü olduğumuzdan da kaynaklanmıyor.

Hayatın gerçeği bu!

Allah’ın peygamberleri dahi ölürlerken en yakınları sevgi ve merhametlerinin gereği üzüntülerini bir yere kadar sürdürmüşler.

Sonra her insan gibi onlar da kendilerini hayatın akışına bırakmışlar.

Nitekim Resul-i Ekrem vefat ettiğinde, “anam babam sana feda olsun…” sözünü en çok tekrar eden seçkin insanlar, sahabe-i kiram bile bir müddet sonra O’nun yokluğuna alışmışlar, hayatlarını O’nsuz devam ettirmişler.

Hayattayken bir dikenin bile ayağına batmasına gönlü razı olmayan o insanlar da canlarından çok sevdikleri peygamberi toprakla örtmüşler.

Ve lisanı halleriyle, “bizim sana faydamız, yakınlığımız buraya (mezara) kadar!” demişler.

Buna karşı gayri ihtiyari şaşkınlığını ifade eden Hz. Fatıma, babasını kaybetmekle sarsılsa da, Resûl-i Ekrem defnedildikten sonra gördüğü Enes b. Mâlik’e, “Resûlullah’ın üzerine çarçabuk toprak atmaya eliniz nasıl vardı, gönlünüz nasıl razı oldu?” diyerek ağlamış ve günlerce gözyaşı dökmüş olsa da…

En sevdiği yufka yürekli, sadık yâri Ebubekir (r.a.), hüzünlense de.

Ömer (r.a.), aklını kaybedecek derecede kendinden geçse de yapılacak başka bir şey yok…

Hayatın mayası bu!

Nitekim bunu çok iyi bilen Allah’ın Resulü, bu sebeple olsa gerek şöyle buyurmuşlar: “Ölen kimseyi (kabre kadar) üç şey takip eder: Çoluk-çocuğu, malı ve ameli. Bunlardan ikisi döner, biri kalır. Çoluk-çocuğu ve malı döner, ameli (kendisiyle) kalır.” (Buhari, Müslim)

Yüce Rabbimiz, İbrahim aleyhisselamın diliyle şöyle buyuruyor: “İnsanların diriltileceği gün ve Allah’a kalb-i selîm ile (temiz bir kalple) gelenler dışında malın da çocukların da fayda vermeyeceği gün beni mahcup etme!”!” (26-Şuara 87-89)

O gün, sadece fayda verecek olan Kalb-i selîm,  “Şirk ve şüpheden arınmış, iman esaslarına samimiyetle inanmış, mânen sağlıklı, kötülüklerden korunmuş, sünnete gönülden bağlı olup bidatlerden uzak duran, mal ve evlât sahibi olduğu için şımarmayan bir kalp” olarak tanımlanır. (Kur’an Yolu)

Hal böyleyken anne-baba, çoluk-çocuk, eş dost hiç kimseyi sevmeyelim mi, onları tamamen terk mi edelim?

Hayır, hayır! Onları asla terk etmeyelim; oldukça sevelim, bağrımıza basalım.

Ama kendimizi ve akrabalarımızı Kalb-i Selîm’den, amel-i sâlih’ten başka hiçbir şeyin fayda sağlayamayacağı güne hazırlık için uyaralım ve bu doğrultuda yardımlaşalım.

Geçici dünyada mutlu ve mesut olmak için çırpındığımız kadar ebedi ve daimi olan asıl yurdumuz için de çabalayalım.

Sevdiklerimizi sevmede samimiysek orada da hep beraber mutlu kalmak için yanıp tutuşalım.

Sevgimizi, öfkemizi, küskünlüğümüzü, sitemimizi bu temeller üzerine oturtalım.

Sadece geçici dünya için birbirimizi sevmenin, kırmanın, üzmenin manasız olduğuna kendimizi ve çevremizi inandıralım ve mücadelemizi bu yönde verelim.

Ki; o zaman ölsek de gözümüz arkada kalmasın!

Allah’ın izniyle bizim de sevdiklerimizin de yarın Allah’ın affına mazhar olacağını ve O’nun bizler için hazırlamış olduğu tükenmez nimetlerle dolu bir hayata gözlerimizi açabileceğimizi umabilelim.

Rabbim her iki cihanda da fayda verecek doğru yolu tutabilenlerden eylesin!

Nusret Reşber.

RADYO DİNEME LİNKİMİZ.
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Gizli Halleri Açık Hallerinden Daha Hayırlı Adamlara İhtiyacımız Var Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:40:31 ÖÖ]


Mücahitler Kazandığınızı Kaybetmeyiniz Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:32:32 ÖÖ]


İnsanlardan Övgü Beklemek Ateşle Oynamak Gibidir Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:24:29 ÖÖ]


Zamanın Kıymetini Bilmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:17:13 ÖÖ]


Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Dün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Dün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Dün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Dün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Dün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Dün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Aralık 21, 2024, 05:25:53 ÖS]