Kalbin namaza hazır olması için çare
Namazda kalbin gafleti iki sebeble olur. Biri zahir, biri de bâtınla alâkalıdır. Zahirî olan gaflet şöyledir: Namaz kıldığı yerde kalbini meşgul edecek bir şey görmesi veya bir ses duymasıdır. Kalb de göze ve kulağa tâbîdir. Bunun çaresi, hiç ses olmayan bir yerde namaz kılmaktır. Eğer orası karanlık olursa daha iyi olur. Göz de bir yere takılmaktan kurtulur. Birçok zâhidler ve âbidler kendilerine küçük ve karanlık bir oda yaparlar. Çünkü açık, rahat yerde kalb daha çok dağılır, İbn Ömer sordu. Özü Tekbirdir dedim.
Namazın tahlili nedir sordu. Namazın tahlili (çözülmesi) selâmdır dedim. Namazın şiarı nedir sordu. Bitince tesbihdir dedim.
Bütün bunların anahtarı nedir sordu. Abdesttir dedim.
Abdestin anahtarı nedir sordu.
Besmele ile başlamaktır dedim.
Besmelenin anahtarı nedir sordu. Niyyettir dedim.
Niyyetin anahtarı nedir sordu. Yakîndir dedim.
Yakînin anahtarı nedir sordu. Tevekküldür dedim.
Tevekkülün anahtarı nedir sordu. ALLAH korkusudur dedim.
Korkunun anahtarı nedir sordu. Recâdır (ümittir) dedim.
Recânın anahtarı nedir sordu. Sabırdır dedim.
Sabrın anahtarını sordu, rızâdır dedim.
Rızânın anahtarını sordu. Tâattir dedim.
Tâatin anahtarını sordu. İtiraftır dedim.
İtirafın anahtarını sordu. Vahdâniyyet ve rubûbiyyeti itiraftır dedim. Bunların hepsini ne ile eide ettin sordu. Ta'lîm ile dedim.
Ta'lîmi nasıl elde ettin dedi. Akıl ile dedim.
Aklı ne ile kazandın dedi. Akıl ikidir. Birisi ALLAHü Teâlâ’nın, insanda yarattığı akıl olup, insanın bunda hiç te'siri yoktur.
Diğeri ALLAHü Teâlânın terbiye ve te'dîbi ile ve kulun edinme ve ma'rifetiy-le cîan akıldır. Bunların ikisi bir araya gelince, biri diğerini kuvvetlendirir dedim. Bunların hepsini ne ile elde ettin dedi. Tevfîk ile elde ettim ve:
“ALLAHü Teâlâ bize ve size sevdiği ve beğendiği şeylerde tevfik ihsan eylesin” dedim. Sonra bana:
ALLAHü Teâlâya yemin ederim ki, Cennetin anahtarını ikmâl ettin, tamamladın. Üzerine farz nedir? Farz-ül farz nedir? Farza götüren farz nedir? Farza giren sünnet nedir? Kendisiyle farz tamam olan sünnet nedir sordu.
Farz namazdır.
Farz-ül farz taharettir.
Farza götüren, yardım, eden, suyu sağ eline alıp sol eline dökmendir.
Farza giren sünnet, su ile parmaklarını tahlildir (hilâllamaktır).
Kendisiyle farz tamam olan sünnet, sünnet olmaktır dedim.
Bana kendine bir hüccet bırakmadın deyip, sonra, yemek yerken, üzerine ne kadar farz ve sünnet vardır sordu. Ben yemek yemede farz ve sünnet var mıdır dedim. Evet, dört farz, dört sünnet ve dört edeb vardır.
Farzları besmele ile başlamak, hamd etmek, şükretmek ve ALLAHü Teâlâ’nın sana ihsan ettiği nimetini tanımaktır (Bunlar o yüksek zâtın içtihadı veya ilmidir). Sünnetleri, yemek yerken, sol ayak üzerine oturup (sağ ayağı dikmek), üç parmakla yemek, yemeği iyi çiğnemek ve parmaklan yalamaktır. Edebleri, elini yıkamak (Hanefî mezhebinde yemekten önce yıkamak sünnettir). Lokmayı küçük almak, Kendi önünden yemek, Yerken arkadaşına ve yanında olanlara az bakmaktır dedi. Ve Resûlüllahm (sallALLAHü aleyhi ve sellem) böyle yaptığını anlattı.
İMAM SUYUTİ (R.A)
alıntı