Kötülüklerden Alıkoyan Namaz
Yüce Rabbimiz Kur’ân-ı Kerim’inde namaz ibadetinin önemini, önceliğini ve küçük-büyük bütün kötülükleri önleyici özelliğini Ankebût suresinin 45. ayetinde apaçık ve kesin bir ifadeyle ortaya koyar:
“Sana vahyedilen Kitabı oku ve namazı gereği gibi kıl. Şüphesiz ki namaz hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah’ı anmak elbette en büyük ibadettir. Allah yapmakta olduklarınızı bilir.”
Merhum Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın Hak Dini Kur’ân DiliTefsiri ile Kâdî Baydâvî’nin Tefsir’inde bu âyet-i kerimenin tefsiri sadedinde yer alan bilgiler ve açıklamalar oldukça dikkate değerdir:
‘Sana vahyedilen kitabı oku; virt ederek, devamlı, tekrar tekrar, güzel güzel oku. (Ankebut suresinin 41-44’üncü ayetlerinde sözü edilen) O örümcek kafalı kâfirlerin fitnelerine aldırma, gam yeme; onlara karşı olmazsa kendi âleminde Kur’ân’ı güzel güzel oku, adı geçen peygamberlerin ve ümmetlerin halleriyle Allah›ın ayetlerini düşün. Onun için “Onlara oku” buyurulmamış, mutlak olarak “Oku” buyurulmuştur. Ve namazı devamlı kıl, gerçekten namaz fahşâdan, yani açık çirkinlikten, edepsizlikten, fuhşiyattan ve münkerden; aklın ve şer’in beğenmeyeceği uygunsuzluktan, günahtan men eder. Namaz içinde bunlar yapılmadığı gibi; hakikati, ne olduğu bilinerek kılınan sahih namaz, namaz dışında da çirkinlikten, uygunsuzluktan uzaklaştırır. Yasaklamak, uzaklaştırmayı mutlak olarak sağlamasa bile herhalde gerektirir. Sahih ve doğru bir şekilde namaza devam edildikçe iyilik artar.
Ensardan bir gencin namaz kıldığı halde günahlardan uzak durmadığı söylenince Peygamberimiz (sa); “Namazı onu günahlardan alıkoyacaktır” buyurdu. Ve o genç kısa sürede o günahı terk etti.
Resûlullah (sa) buyurmuştur ki: “Kim bir namaz kılar da o namaz kendisini açık ve gizli kötülüklerden alıkoymazsa o namazla Allah’tan uzaklaşmaktan başka bir şey artırmış olmaz”. Onun için İbn Mes’ud (ra) demiştir ki: “Namazını gereği gibi eda etmeyen Allah’tan uzaklığı artırmaktan başka bir şey yapamaz.” Çünkü namaza itaat, onun sınırlarını gözeterek hakkıyla kılmaktır. Onun sınırında ise açık ve gizli bütün kötülüklerden men ve alıkoyma vardır. Şu halde namaza itaat onu hakkıyla kılıp yasağını tutmakla olur.
“Yazıklar olsun o Allah huzurunda duranlara ki namazlarını yanlış olarak (veya yanlış yere) kılıyorlar” (Maun 107/4-5) buyurulduğu üzere namaz kılıyor görünüp de namazın ne demek olduğundan habersiz olanların vay haline! Onun içindir ki “Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir. Onlar ki namazlarında huşû içindedirler” (Mü’minûn, 23/1-2) buyuruldu.
Zira Tâhâ suresinde “Beni anmak için namaz kıl.” (Tâhâ 20/14) buyurulduğu üzere namazın hikmeti, gayesi Allah’ın zikridir. Yani Allah’ı anmak ve bu sayede “Öyle ise beni (taat ve ibadetle) anın ki, ben de sizi anayım.” (Bakara 2/152) ayetince Allah’ın zikrine ermektir. Bu suretle namaz bir miraçtır. Bunu bilenler “Herhalde Rablerine kavuşmayı uman kimseler” (Bakara 2/46) ayetine göre kendilerini her an Rablerinin huzurunda mülakat (kavuşma) halinde buluyorlar gibi zevk içinde bir niyet ve ihlasla kılarlar. Ve herhalde Allah’ı anmak; namaz en büyük iştir. Yani asıl tüm incelikleri, detayları ve gerçeği ile Allah’ı anıp O’nun azamet ve kibriyası huzurunda kulun bütün halleri ve tavırları ile acizlik ve ihtiyacını arz etmesi demek olan namaz en büyük amel veya açık ve gizli kötülüklerden men için en büyük sebeptir. Veya Allah’ın sizi anması, sizin O’nu anmanızdan daha büyüktür. Kul, Allah’ı azameti ve cemaliyle hatırladığı zaman, O’nun yüce huzurunda açık ve gizli kötülüklerden kaçınarak edep ve samimiyet ile yükseleceği gibi, Allah Teâlâ’nın onu hatırlamasını düşündüğü zaman, ilâhî huzurda zerre kadar kötülük ile anılmayı kimse arzu etmeyeceğinden, her an Allah’ın hoşnutluğuna ve rızasına yükselmek için, iyilik duygusu ile dopdolu olur. Ve şüphe yok ki, bu duygu öncekinden daha büyük bir kurtuluş vesilesi olur… Hem Allah her ne işlerseniz bilir; ona göre anar, ona göre ceza veya mükafat verir (Hak Dini Kur’ân Dili, Kâdî Beydâvî Tefsiri).
Recep ayının sonuna ve Leyle-i Mi’râc’a yaklaşırken cümlemizi kötülüklerden alıkoyacak huşûlu namazlar kılabilmek duasıyla.