* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Mahşer Günü  (Okunma sayısı 1712 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

anadolu

  • Ziyaretçi
Mahşer Günü
« : Mart 05, 2020, 09:34:54 ÖÖ »
Mahşer Günü

Dilerseniz Mahşer günü hakkında sözü, hiç yorumsuz, Allah Resûlüne (asm) bırakalım. Peygamber Efendimiz (asm) buyurur ki:

Ben geçen gece rüya-yı sâdıkada neler neler gördüm.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, azap melekleri etrafını sarmıştı. O anda almış olduğu abdest geldi ve onu kurtardı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, kendisi için kabir azabı hazırlanmıştı. Namazı geldi ve onu kurtardı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, şeytanlar etrafını kuşatmıştı. Yaptığı zikirler geldi ve onu kurtardı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, susuzluktan dili dışarıya sarkmış, soluyordu. Tuttuğu Ramazan orucu geldi ve ona su ikrâm etti.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, önü karanlık, arkası karanlık, sağı karanlık, solu karanlık, üstü karanlık, altı karanlıktı. Yaptığı hac ve umresi geldi ve onu bu karanlıklardan çıkardı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, ölüm meleği ruhunu almak için gelmişti. Anne ve babasına yaptığı iyilikler geldi, meleğin o anda ruhunu almasına mani oldu.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, müminlerle konuştuğu halde, onlar kendisiyle konuşmuyorlardı. Akrabalarıyla olan iyi ilişkileri geldi ve onlara hitâben, Bu akrabalarına iyilik ederdir dedi. Bunun üzerine onlar da o zâtla konuştular. O da onlara karıştı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, peygamberler halka halka olmuşlardı. Hangi halkanın yanına varsa kovuluyordu. O anda cünüplükten gusletmesi geldi, ellerinden tutarak yanıma oturttu.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, Cehennemin hararetini elleriyle yüzünden uzaklaştırmaya çalışıyordu. O anda verdiği sadakalar geldi, üzerine gölge, yüzüne karşı perde oldu.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, azap zebânîleri yanına gelmişti. O anda iyiliği tavsiye edip kötülükten sakındırması geldi. Ve onu bu halden kurtardı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, Cehennem uçurumundan düşmüştü. Dünyada iken Allah korkusundan döktüğü göz yaşları geldi ve onu ateşten kurtardı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, amel defteri sol tarafından verilmişti. Allah korkusu geldi ve amel defterini alıp sağ eline verdi.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, terazisinin iyilik kefesi hafif gelmişti. Küçük yaşta ölen çocukları geldi ve terâzisini ağırlaştırdı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, Cehennemin tam kıyısında bekliyordu. Allah korkusundan kalbinin ürpermesi geldi, onu bu halden kurtardı.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, korkudan yaş hurma dalının sallanması gibi titriyordu. Allah'a olan hüsn-ü zannı geldi ve titremesini dindirdi.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, Sırat Köprüsünde sürünerek ve emekleyerek yol almaya çalışıyordu. Bana getirdiği salâvatlar geldi, elinden tutarak ayağa kaldırdı. Böylece Sıratı geçti.

Ümmetimden bir adam gördüm ki, Cennet kapılarına kadar geldi, fakat kapılar yüzüne kapandı. Getirdiği kelime-i şehâdetler geldi, elinden tutarak Cennete girdirdi.

Peygamber Efendimiz (asm) buyurdu ki:

Dilerseniz Kıyâmet günü Allah'ın müminlere ilk söyleyeceği söz ile mür17;minlerin

Allah'a ilk söyleyecekleri sözü size haber vereyim: Allah müminlere:

Bana kavuşmayı arzu eder miydiniz? buyurur. Müminler:

Evet, ey Rabbimiz derler. Cenâb-ı Allah:

Niçin?r1; diye sorar. Müminler:

Affını ve bağışlamanı umardıkr1; derler. Cenâb-ı Allah da:

Öyleyse size affımı ve bağışlamamı vâcip kıldımr1; buyurur.2

Peygamber Efendimiz (asm) buyurdu ki:

İnsanlar diriltilecekleri zaman en evvel ben kabrimden çıkacağım. Rablerinin
huzuruna geldiklerinde sözcüleri ben olacağım. Ümitlerini kestiklerinde müjdeleri ben olacağım. O gün hamd sancağı benim elimde olacaktır. Ben Rabbim katında Âdemoğullarının en değerlisiyim. Bunları övünmek için söylemiyorum

Peygamber efendimiz (asm) buyurdu ki:

Cennet kapısını ilk defa ben çalacağım. Kulaklar, o kapı halkalarının kanatlara değerken çıkardığı sesten daha güzel bir ses duymamıştır.

Demek, Üstad Bedîüzzaman Hazretlerinin ifâdesiyle, dünya ve âhirette ebedî ve dâimî sevinç isteyen, Hazret-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâmın îmân dâiresindeki terbiyesini kendine rehber etmelidir.5

---------------------------------------------------------------------

1- Câmiür17;s-Sağîr, 2/1456;

2- Câmiür17;s-Sağîr, 2/1462;

3- Câmiür17;s-Sağîr, 2/1471;

4- Câmiür17;s-Sağîr, 2/1474;

5- Sözler, s. 133.0

anadolu

  • Ziyaretçi
Ynt: Mahşer Sıkıntısı
« Yanıtla #1 : Mart 05, 2020, 09:38:22 ÖÖ »
Mahşer sıkıntısı

Mahşerin sıkıntısı dayanılmaz hâl alınca, mahşer halkı, önce Âdem Nebî’ye gidip dert yanarlar:

- Ey babamız! Ve ey hazret-i Âdem! Sen, Peygamberlerin ilkisin. Hâlimiz pek fenâdır. Ne olur, bize şefâat et ki, başlasın hesabımız. Hak teâlâ ne hüküm verirse, râzıyız.

Âdem Nebî, kendini buna lâyık görmez.

Ve ehl-i mahşere;


- Siz Nûh Peygambere gidin! buyurur.

Mahşer halkı, bin sene müşâvere edip, Nuh aleyhisselâma varırlar:

- Yâ Nuh! Ne olur, bize şefâat et ki, Rabbimiz baksın hesabımıza. Artık dayanamıyoruz.

Lâkin O da kendini geri çeker:

- Siz, İbrâhim Peygambere gidin!

Onlar, yine bin sene müşavere ederler.

Ve İbrâhim Peygambere varıp yalvarırlar:

- Yâ İbrâhim! Sen Allahın dostusun. Ne olur bize şefâat et ki, hesabımız başlasın artık.

O da kendini lâyık görmez.

Ve mahşer ehline;

- Siz Mûsâ Peygambere gidin! der.

SEN KELÎMULLAHSIN

Ehl-i mahşer, bir ümitle Mûsâ aleyhisselâma varırlar:

- Yâ Mûsâ! Sen kelîmullahsın. Bize şefâat et ki, Hak teâlâ hesabımızı görsün. Bu sıkıntıya tahammülümüz kalmadı artık.

Mûsâ Nebî de özür diler:

- Siz Îsâ Nebî’ye gidin!

Bu defa hazret-i Îsâ’ya varıp yalvarırlar:

Ancak o da kendini geri çeker:

- Siz Hâtem-ül enbiyâ’ya gidin. Çünkü O, Habîbullahtır ve Peygamberlerin en üstünüdür. Ümîd ederim ki, O şefâat eder ve Onun şefâati kabul olur.

Çok sevinirler.

Ve son bir ümitle Resûlullahın minberine varıp, yalvarırlar:

- Yâ Muhammed! Sen Allahın Habîbisin. Senden başka gidecek kimsemiz kalmadı. Ne olur, sen şefâat et ki, başlasın hesabımız. Hak teâlâ, ne hüküm verirse râzıyız...

Ben şefâat ederim”

Mahşer halkı, hesabın başlaması için en son Habîbullah’a gelir, yalvarırlar. Efendimiz;

- Peki, Rabbim izin verirse ben şefâat ederim! buyurur.

Sonra Arş-ı âlâya varıp, bin senelik bir secdeye kapanır.

O an ehl-i mahşerin hâli pek fenâdır.

Öyle ki, çekilen zahmetleri anlatmak mümkün olmaz.

Çoklarının haramdan kazandıkları mallar, boyunlarında birer halka olur ve öyle ağırlaşır ki, “büyük dağ” olur sanki.

Feryât ve figânları gök gürlemesini andırır.

- “Vâ veylâ! Vâ sebûrâ!” diye feryât ederler.

O feryâtlara yer gök dayanmaz.

Zekâtı verilmeyen mallar da koca bir “yılan” olup, sahibinin boyunlarına dolanır.

Ve öyle ağırlaşır ki, “değirmen taşı” gibi olur âdeta.

O kimseler;

- Bu nedir? diye feryâd eder.

Melekler;

- Zekâtını vermediğiniz mallardır, derler.

BUNLAR, ZİNA YAPANLARDIR

Bâzılarının avret mahallerinden, kan, cerâhat ve irin akar.

Tahammülü imkânsız pis kokuları vardır ki, zinâ yapan erkek ve kadınlardır bunlar da.

Bir kısmının dilleri, böğürlerine sarkmıştır.

Bunlar da iftirâ edenlerdir.

O esnada Rabbimizden hitap gelir:

- Yâ Muhammed! Başını secdeden kaldır ve şefâat eyle. Söyle murâdını ki, kabul edeyim!

Resûlullah başını kaldırıp yalvarır:

- Yâ ilâhî! Kulların arasından iyi ve kötüleri ayır ki, günahlarıyla rezîl rüsvây oldular bu meydanda. Bu azâba tahammülleri yoktur artık.

Bunun üzerine “Mîzân” kurulur.

Ehl-i mahşer izdihâmdan kurtulur.

Ama kâfirlerin işi zordur.

Zîra girecekleri “Cehennem”in azâbı yanında bu sıkıntılar, denize nazaran “damla” bile değildir.

 


* BENZER KONULAR

Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]


Ozanlardan Single Eserler - Karma 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:20:38 ÖS]


Esat Kabaklı - Oğul Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:07:15 ÖS]


Ehl-i Beyt ve Kerbelâ Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:49:31 ÖÖ]


Filistin’in Tarihçesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:42:17 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 3 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:10:52 ÖÖ]


Cennetlik Kadınşar 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:06:00 ÖÖ]