Oruç Tutarken Dikkat Edilecek Bazı Hususlar
Bu ayda, Allahü teâlânın râzı olduğu bütün işleri daha çok yapmalıdır; ibâdetleri, daha fazla yapmaya gayret etmelidir.
Bu senenin mübârek ramazân ayının ilk günlerindeyiz... Ramazan ayı, ayların sultanıdır. Bu ayda oruç tutan ve tevbe eden Müslümânların günâhları yanar, yok olur. [İnşallah bizimkiler de yanıp yok olmuştur.]
Bu ayda, Allahü teâlânın râzı olduğu bütün işleri daha çok yapmalıdır; bütün bedenî ve mâlî ibâdetleri, daha fazla yapmaya gayret etmelidir.
Allahü teâlânın gazabına sebep olabilecek bütün harâmlardan, kötülüklerden daha çok sakınmak, îmân ve ibâdet bilgilerini, harâmları öğrenmek, kul haklarından sakınmak, üzerinde kul hakları varsa helâlleşmek, günâhlardan tevbe etmek de lâzımdır.
Sevgili Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurmuşlardır ki:
"Ramazân ayı gelince, 'Ey hayır ehli! Hayra koş. Şer ehli! Sen de kötülüklerden el çek' denir." [Nesâî]
"Ramazân ayı mübârek bir aydır. Allahü teâlâ, size ramazân orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytânlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha kıymetlidir. O gecenin [yani Kadir gecesinin] hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır." [Nesâî]
"Ramazân ayı bereket ayıdır. Allahü teâlâ bu ayda, günâhları bağışlar, duâları kabul eder. Bu ayın hakkını gözetin! Ancak Cehenneme gidecek olan, bu aydaki rahmetten mahrûm kalır." [Taberânî]
Her şeyden önce, itikâdı düzeltmelidir. Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri itikâdı öğrenmek ve buna göre inanmak lâzımdır. İtikâd düzgün olmazsa, tutulan oruçların, yapılan diğer ibâdetlerin bir faydası olmaz.
Çünkü itikâdı bozuk olanların, muhakkak Cehenneme gidecekleri hadîs-i şerîfte bildirilmiştir. Bunun için, Ehl-i sünnet âlimlerinin yazdıkları "İlmihâl" kitaplarını alıp okumalı, doğru îmânı öğrenmeli, ibâdetleri yapmalı, harâmlardan sakınmalıdır.
Allahü teâlâ, şartlarına uygun yapılan tevbeleri kabul edeceğini vadetmiştir. Böyle mübârek günleri, ayları fırsat bilip, çok çok tevbe-istiğfar etmeli, affedilmek için, Cenâb-ı Hakk'a yalvarmalıdır.
Sonra ibâdetleri, harâm ve helâl olanları öğrenmeli ve bunlara göre ibâdet yapmaya çalışmalıdır. Kıymetli zamanlarda bu bilgileri okumak, öğrenmek, nâfile namazlardan ve diğer bütün nâfile ibâdetlerden çok daha kıymetlidir.
Herhangi bir özür ile ramazânda oruç tutamayanlar, ramazândan hemen sonra, kazâsını yapmalıdırlar. Kazâ namazı borcu olanların, kazâ orucu olanların nâfile ibâdetlerle meşgul olmaları, uygun değildir. Önce farz borçları yerine getirmeli, ödemelidir...
Prof. Dr. Ramazan Ayvallı.