Gönderen Konu: İstanbulun Fethi (Okunma sayısı 474 defa)

fanidunya NET · « : Temmuz 03, 2023, 08:02:04 ÖÖ »

İstanbulun Fethi

Şairlerce şiirlere nakşedilen, doğudan batıdan her yönden her daim övgüler dizilen, seyyahlarca gezginlerce hayallerde ve satırlarda temaşa edilen şehir… Cihandaki eşsiz güzelliğiyle ve dahi stratejik konumuyla tarih boyunca milletlerin hayran olduğu şehir… İmparatorların, kralların, sultanların, hakanların arzuladığı şehir… Efsanelerde, masallarda, hikâyelerde, şarkılarda yaşayan şehir… Şarkın ve garbın gözbebeği İstanbul…

İstanbul’un muhasara geçmişi M.Ö. 510’a kadar dayandırılır. Takvimler 1453’e varana değin bu şehir 27 kez kuşatılır. Bazı muhasaraların yıllarca sürdüğü kaydedilir. Ekonomi, coğrafi konum, siyasi ve güvenlik gibi kuşatma nedenleri arasında dinî gerekçe de çok önemli bir yer tutar. Gerek Hristiyanlar gerekse Müslümanlar için her zaman ideallerin en önceliklisi olmuştur.

Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.s.) fethini müjdelemesi, fethedecek komutan ve askerden övgüyle söz etmesi nedeniyle İslam tarihinin ilk dönemlerinden itibaren Müslümanlar yönünü bu şehre dönmüş, 667-668’den itibaren kuşatmalara başlamıştır. Müslümanların ilk İstanbul kuşatması esnasında, kuşatma devam ederken hastalanarak vefat eden ve askerî bir birlik tarafından surlara yakın bir yere defnedilen sahabi Ebu Eyüp El-Ensari’nin kabri, bugün Müslümanların fetih aşkının nişanesi olarak kabul edilir.

Bütün Müslüman komutanlar gibi Osmanlı sultanları da her dönemde fetih düşü görüyor, İstanbul’un surlarına dayanıyordu. 1348’de Kız Kulesi’nin karşısına otağını kuran Orhan Gazi’den Yıldırım Beyazıt’a, Sultan I. Mehmet’ten Sultan II. Murat’a kadar İstanbul defalarca kuşatılmış ama bir türlü istenilen netice alınamamıştı. İstanbul’un Bizans’ın elinden alınması, Osmanlı Devleti’nin geleceğinin teminatı açısından siyasi, iktisadi, ticari ve dinî bir zorunluluk hâlindeydi ve 19 yaşında tahta geçen Sultan II. Mehmet’in de en büyük gayesi, ceddinin düşünü gerçek kılmaktı.

Fetih konusunda kesin kararlı olan Sultan Mehmet, 1453’ün Ocak ayında Edirne’de geniş katılımlı bir divan topladı ve idealini dile getirdi.

Nihayetinde büyük bir ciddiyetle ve özveriyle fetih planlarına ve hazırlıklara başlandı. 26 Mart 1453’te Osmanlı ordusu Konstantiniyye’yi muhasara için hareket etti. 6 Nisan’da şehrin teslimini isteyen sultanın talebi geri çevrilince şehrin surları toplarla dövülmeye başlandı. Osmanlı ordusu hücum ettikçe Bizanslılar direniyordu, kuşatma 53 gün sürdü. Yaşanan büyük ümitsizliklere rağmen sebat eden Sultan Mehmet ve ordusu, 29 Mayıs 1453’te son bir hücum yaptı.

Konstantinepol İstanbul, Sultan II. Mehmet ise Fatih Sultan Mehmet olmuştu.

İstanbul’un fethi tarihin akışını değiştirmiş, sadece Türkleri ya da Müslümanları değil bütün dünya tarihini derinden etkilemişti. Bütün Avrupa büyük bir hezimet ve hüzün içindeyken Fatih ise peygamber müjdesine nail olmanın şükrünü, ceddinin rüyasını gerçekleştirmiş olmanın kıvancını ve sevincini yaşıyordu.

Alparslan Akça.

RADYO FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: İstanbulun Fethi (Okunma sayısı 474 defa)

fanidunya NET

İstanbulun Fethi

BENZER KONULAR