HZ. ABBAD BİN BİŞR ANLATIYOR:
''Bu Abad'ın Sesi Değil Mi?
En sevdiğim şeylerden biri, Kur'an okumaktı. Arkadaşlarım sesimin güzel olduğunu söylerlerdi. Ben de onlardan aldığım cesaretle, ezberlediğim süreleri sesli biçimde okurdum.
Bir arkadaşım kimsenin olmadığı bir zamanda mescide geldim ve Kur'an okumaya başladım. Okudukça zaman nasıl geçtiğini bile anlayamıyordum. Kur'an okumaktan öyle büyük bir keyif alıyordum ki!...
Meğer bu sırada Peygamberimiz de beni dinliyormuş. Hatta yanında bulunan eşi Hz. Aişeye - ayşeye - ''Bu Abad'ın sesi değil mi?'' diye sormuş. Benim olduğumu öğrenince şu duayı etmiş:
''Allah'ım, Abad'a merhamet eyle'' Bana bunları sabahleyin arkadaşlarım anlattılar.
Sevgili Peygamberimiz bana çok güvenirdi. Bu yüzden bana birçok görev verirdi. Ben de Allah'ın izniyle onun güvenini boşa çıkarmamak için çabalardım.
Bir defasında beni zekat memuru olarak bir kabileye gönderdi. Görevim onların zekatlarını toplayıp Medine'ye getirmekti. Toplanan zekat, burada fakirlere dağıtılacaktı. Giderken Peygamberimiz bana şu tavsiyede bulunmayı ihmal etmedi:
''Sakın en iyi malalrını seçip zekat için ayırma!''
Sevgili Peygamberimiz böyle söylemişti, çünkü mallarını veren insanalrın İslam'dan spğuyacağından endişe ediyordu.Emrettiği şekilde görevimi yapıp döndüm.