HZ. ALA EL- HADRAMİ ANLATIYOR:
İslamiyet Bahreyn'de
Yemen, Arabistan'ın güney komşusu olduğu için, birçok Yemenli çeşitli Arabistan şehirlerine gelip yerleşmişti. Benim babam Abdullah r.a da ben doğmadan çok önceden mekke'ye gelip bu güzel şehirde yaşamaya başlamış, babmın burada evlendiği bir hanımdan dünyaya gelmişim.
Sevgili Peygamberimizle aynı şehirde yaşamak, İslam'la erkenden tanışmamıza yardımcı oldu. Babam ve ben, hiç vakit kaybetmeden bu harika dine girdik. Artık ikimiz de dünyanın en mutlu insanıydık.
Hudeybiye'den sonra peygamberimiz çevredeki kralları ve devlet başkanlarını İslam2a davet etmeye başlayınca, bana da görev verdi: Ben, Bahreyn Kralı Munzur'i ziyaret edecek, ona sevgili Peygamberimizin mektubunu götürecek ve kendiisini İslam'a davet edecektim. Munzir, mecusi idi, yani ateşe tapıyordu.
bahreyn'de çok güzel karşılandım. Arabistan'a çok yakın olan bu küçük adada insanlar zaten Peygamberimizin neler yaptığını takip ediyorlardı. Kral Munzir'e mektubu verip kendisine İslam'ı anlattım.
Munzir, Müslüman olursa her şeyi bırakıp çölde yaşamaya başlaması gerektiğini, krallıktan vazgeçmek zorunda kalacağını zannediyordu. Oysa böyle yapması gerekmiyordu. Pekala, Müslüman bir kral olarak da yaşayabilirdi. Önce onu yanlış düşündüğününe ikna ettim. sonra kendisi Peygamberimizle birkaç defa mektuplaştı. Sonunda Müslüman olmaya karar verdi. O Müslüman olunca, Bahreyn halkı dalga dalga İslam'a girmeye başladı.
