HZ. DİMAD SALABE ANLATIYOR:
En Güzel Doktor: Peygamberimiz!
Mekke'ye eper uzak olan memleketimde kendi halimde yaşayordum. Dedemden, akıl hastalarını tedavi etme yöntemlerini öğrenmiştim. Allah'ın iziniyle, bazı insanları iyileştirmeyi de başarmıştım. Bir gün Mekke'den gelen bir arkadaşım bana şöyle dedi: ''Biliyormusun, Mekke'de bir adam var. Sanırım büyülemiş. Bu güne kadar asla bilinmeyen şeyler söylüyor ve insanları etkiliyor!''
Çok meraklanmıştım. Kendi kendime''Gidip bakayım. Hastaysa, belki de onu iyileştiririm.'' dedim ve Mekke'ye gittim.
Mekkelibazı tanıdıklarım aralarında konuşuyorlardı: ''Muhammed kesinlikle delidir! Putlarımızı kötülüyor, ailelerimizi parçalıyor. Çocuklarımızı ataalrımızın dininden ayırıyor!'' Küçük bir araştırmanın ardından, Muhammed'i s.a.v arkadaşlarının yanında oturuken buldum.
Ona ''Eğer hastaysan seni tedavi edeyim. Gel bana derdini anlat. Ben, senden daha şiddetli hasta olan birçok insanı iyileştirdim.'' dedim.
Bana hiç cevap vermeden bana bazı güzel sözler söyledi. O güne kadar asla öyle harıka sözler duymamıştım. kalbim birdenbire ısınmıştı ona. ''Sen insanları neye çağırıyorsun?'' diye sordum. O bana, ''İnsanları İslam dinine davet ediyorum. Davetimi kabul edenleri Allah, cenentle ödüllendirecek!'' dedi.
Şaşkınlıktan karşılık bile veremedim. Sadece, ''Elini uzat, sana iman edeyim. Bana İslam'ı anlat, Müslüman olmak istiyorum.'' diyebildim. Sevgili Peygamberimiz bu davranışıma çok memnun oldu. Gülümsedi ve bana dualar etti.
Sözde ben Peygamberimizi iyileştirmek için mekke'ye gelmiştim. Ama O, İslam'ın ışığıyla benim kalbime şifa vermişti.
