HZ. ANHEF BİN KAYS ANLATIYOR:
‘’ömer ve Anhef’ten Daha İyi Köle Olur Mu?’’
Arapların önemli kabilelerinden tamim’denim ben. Benim kabilem, sevgili Peygamberimizin İslam’a davetini kabul etmişti. Hatta içimizden bazıları, Müslümanlarla savaşmamız gerektiğini bile söylüyordu. Fakat ben çoktan Müslüman olmuştutum. Onları ikna için çok uğraştım. Allah’ın yardımıyla, hem onları düşmanlıktan vazgeçirdim. Hem de birçoğunun Müslüman olmasına vesile oldum.
Peygamberimizin yakın arkadaşlarından ikinci halife Hz. Ömer’le çok yakın dostluğum vardı. Halifr olduktan sonra sık sık kendisini ziyaret ederdim.
Zengin Müslümanlar, her yıl zekatlarını, yani mallarının kırta birini devlete veriyorlardı. Devlet de zekatı, ihtiyacı olanlara dağıtıyordu. Medine, Müslümanların başkenti olduğu için, çeşitli bölgeelrden zekat malları, Medine’de toplanıyordu.
Yine bir gün Hz. Ömer’i Medine’de ziyaret ettim. Mescidin yanında kolları sıvanmış bir şekilde duruyordu. Önünde de çok sayıda deve vardı. Kendisine selam verdim. O selamımı alarak bana şöyle dedi:
‘’Hoş geldin Anhef. Bak bunlar zekat develeri. Medine dışındaki zengin Müslümanlar göndermişler. Gel de develerin bakımını yapalım ikimiz!’’
Ben hemen kollarımı sıvadım. Ellerimize birer kaşağı alıp hayvanların bakımını yapmaya başladık. Az sonra yanımıza bazı Müslümanlar geldiler. Onlardan biri Hz.Ömer’e dedi ki:
‘’Ey Ömer, kölelerden birine emretsen de bu işi o yapsa olmaz mı?’’
Hz. Ömer ona döndü ve gülümseyerek cevapladı:
İşte bu kadar mütevazı bir insandı. Halife yani devlet başkanı olduğu halde insanların çuvallarını taşır, deveelre kendisi bakar, sıradan insanlar gibi yaşardı.
