HZ. ABDULLAH BİN ERKAM ANLATIYOR:
Önce Müslüman, Sonra Yazıcı
babam Erkam, daha ilk günlerden itibaren sevgili Peygamberimizin yanında yer aldı. Evimizi Müslümanların hizmetine verdi. islam için her türlü fedakarlığa katlandı. Fakat ben İslam'ı çabucak kabul eden nasipli insanlardan biri olamadım. Babam da beni Müslüman olmam için zorlamadı. Böylece Mekke'nin fethine kadar müşriklerin arasında, onlardan biri olarak yaşadım.
Mekke'nin fethi biz müşrikler için gerçek bir korku sebebiydi. Çünkü Peygamberimizin bizi kılıçtan geçireceğini sanıyorduk! Ama o ne kadar merhametli bir insan olduğunu gösterdi ve hepimizi affetti. Zaten ona karşı düşmanlıklarımızdan dolayı çok utanıyorduk. Bir de bu davranışını görünce utancımız daha da arttı.
Babam Erkam beni çok iyi yetiştirmişti. Yabancı devlet adamlarıyla nasıl görüşüleceğini, resmi mektupların nasıl yazılacağını çok iyi biliyordum. Ayrıca komşu devletlerden bir çoğunda tanıdığım yükset rütbeli insanlar vardı.
Müslüman olduktan sonra, sevgili Peygamberimiz tarafına yazıcı olarak görevlendirildim. Peygamberimiz birçok mektubu bana yazdırdı. Gelen mektublara da çoğu kez ben cevap hazırlardım. Peygamberimiz bana öyle güvenirdi ki bir mektubu yazdırdıktan sonra, kontrol için ikinci defa okutmaya bile gerek görmezdi.
Benim gibi yıllarca Müslüman olmamış birine verilen bu önemli görev, sevgili Peygamberimizin hiç kin tutmayan, ne yüce bir insan olduğunu gösteriyordu.
