HZ. CEBİR BİN ABDULLAH ANLATIYOR:
En Güzel Hediye
İrani Irak, Suriye ve Mısır’ın fethinden sonra, sevgili Peygamberimizin arkadaşları buralara yerleştiler. İnsanlara İslam’ı anlatmaya başladılar.
Böylece yıllarca Medine’de birlikte yaşayan kişiler, artık yüzlerce kilometre uzaklıkta bulunuyor, birbirlerini istedikleri zaman göremiyorlardı.
Ben, bir arkadaşımla Şam’a gitmiştim. Orada Ebüd Derda’yı r.a ziyaret ettik. Kendisi Şam Kalessi’nin hemen yanında küçük bir evde oturuyor, insanlara Kur’an öğretiyordu. Kendisiyle sohbet ettik. Yanında bir süre kaldık, sonra ayrıldık.
Uzun bir yolculuğun ardından Medanıyin’e geldik. Medayin, İran’daki Sasani İmparatorluğu’nun eski başkentiydi. Şimdi biz Müslümanların olmuştu. Selman’ı Farisi ria de burada yaşayordu. Selman r.a zaten İranlı olduğu için fetihten sonra buraya yerleşmişti.
Selma’ı r.a yaşadığı evde ziyaret ettik. Biz sonradan Müslüman olduğumuzdan, Selman r.a bizi tanımıyordu. Kendimiiz tanıttık. Şam’dan Ebüd Derda’nın r.a geldiğimiiz söyledik. Bu habere çok sevindi. Çünkü Selman r.a, sevgili Peygamberimiz tarafından medine’de kardeş yapılmıştı. İkisi de birbirlerini çok seviyordu, ama medayin ile Şam arası çok uzak olduğundan, görüşemiyorlardı.
Selman r.a bize Ebüd Derda’nın nasıl olduğunu sorduktan sonra, şöyle dedi:
‘’Hani, kardeşimden bana getirdiğini hediyeler nerede?’’
Biz şaşırmıştık, mÇünkü Ebüd Derda r.a biizmle herhangi bir hediye yollamamıştı. Selman r.a ısrar edince, ona şöyle söyledik:
‘’Allah’a yemin olsun ki, Ebüd Derda hediye göndermedi. Sadece Selman’a benden selam söyleyin dedi.’’
Selman r.a gülümsedi ve’’ İşte size söylediğim hediye buydu.’’ Dedi. ‘’Allah’ın bereketiyle birlikte gelen Selmandan daha güzel hediye olabilir mi?’’
