HZ. HİND UTBE ANLATIYOR:
''Nasıl onlra katılırsın!''
Kocam Ebü Süfyan, Mekke fetedilirken müslüman oldu.
Doğrusu onun bunu yapacağını hiç ummazdım! Çünkü o ve ben senelerdir Müslümanlarla savaş halindeydik. Birbirimize karşılıklı kayıplar verdirmiştik. Mesela benimm babam, amcam ve kardeşim BedirDe ölmüştü. Ben de buna karşılık, Uhud'da Muhammed'in s.a.v amcası Hamza'yı öldürmüştüm. Müslümanlara karşı içimde büyük bir öfke vardı.
Mekke'nin fethi sırasında Muhammed'in s.a.v ve Müslümanların affedici kucaklayıcı tavırları çok etkileyici idi. İtiraf edeyim ki, böyle olacağını hiç tahmin etmiyordum. ben, onlar hepimiiz öldürecekler sanıyordum. Fakat Muhammed s.a.v genel af ilan etti. ayrıca biizm evimize sığınanların güvencede olduğunu duyurdu.
Akşamleyin kocam eve Müslüman olarak geldi. Ona çok kızdım; ''Nasıl olur da onlara katılırsın?'' diye çıkıştım. Fakat kocam Ebü Süfyan r.a son derece sakindi. Sözlerime karşılık bile vermedi.
O gece korkunç bir rüya gördüm.
Kocamın bir ateş çukuru vardı rüyamda. Ve putlar beni oraya doğru itiyordu! Derken biri geldi ve beni tutarak ateşten uzaklaştırdı. Onun kim olduğuna baktığımda çok şaşırdım: Muhammed'di s.a.v
Kan ter içinde uyandım. Kalkıp pencereye gittim; dışarıyı izlemeey başladım. Evimiz yüksek bir yerdeydi ve Kabe'ye bakıyordu. Gece karanlığında etrafta meşaleler yakılmıştı. Müslümanlar tekbirler getirerek kabe'de ibadet ediyorlardı. Gördüklerimin etkisiyle bütün vucudum titremeye başladı.
PUTLARIN BİR ŞEYE GÜCÜ YETSEYDİ...
Sabah olduğunda, içimde bir şeylerin değiştiğini fark ettim. Rüyamı ve Müslümanların huzurla ibadet edişlerini unutamıyordum. Sonunda kalbimin sesine kulak verdim ve İslam'a girme kararı aldım.
Kocam bu kararıma çok sevindi. Bana şu tavsiyede bulundu:
''Müslümanlığı kabul için Peygamberimizle görüşmelisin. Onun yanına gidip ondan İslam'ın emir ve yasakalrını öğrenmen gerek. Ama sen ona ve diğer Müslümanlara çok kin besleyen biriydin. Yalnız gidersen, Müslüman olduğunu da bilmedikleri için orada belki sana kötü davranan birileri çıkabilir. Yanına birini alıp git bence.''
Kocamın söylediğini yaptım. Yüzümü bir peçeteyle gizledim. Müslüman hanımlardan biriyle Peygamberimizin yanına gittim. Orada başka kadınlar da vardı.
Hepsi Müslüman olmak için gelmişlerdi. Onların arasına karıştım. Kelime'i şehadet getirdim. İslam'a girdiğimi ilan ettim.
Yüüzm peçeli olduğum için Peygamberimiz önce beni tanımadı. Fakat sonra karşılıklı sohbet edince kim olduğumu anladı. benim hiçbir hatamı yüzüme vurmadı. bana hep güzel şeyler söyledi. Bütün bunlar benim islam'ı bütün kalbimle benimsememe yardımcı oldu.
Peygamberimizin yanından çıkarken çok mutluydum. Bir yandan da kendi kendime şöyle mırıldanıyordum:
''Eğer o putların bir şeye gücü yetseydi, bu yaşadıklarımıza izin vermezlerdi!''
