HZ. HASAN BİN ALİ ANLATIYOR:
En Güzel Dedenin Torunları
Sevgili dedemizin yani sevgili peygamberimizin Medine'ye gelişinden 3 yıl sonra doğmuşum ben. babam Ali r.a ve annem Fatima'nın r.a ilk çocuğuyum. Onların birbirlerine duydukları sevginin meyvesiyim. Benden bir yıl sonra dünyaya kardeşim Hüseyin'le birlikte, sevgili dedemizin gözünün nuru, sevinç kaynağıyım.
Ben dünyaya geldiğimde Sevgili Dedem çok sevinmiş. Adımı Hasan koymuş. Hasan 'güzel' demek. Kardeşimin adını da Dedem koymuş:
İkimizin de doğumundan sonra, Dedemiz kundakalrımıza ezan okumuş. Ayrıca doğumlarımızın yedinci gününde, medinelilere küçük bir ziyafet vermiş.
Yaşlarımız birbirimize çok yakın olduğu için, minik kardeşimle birlikte büyüdük biz. Sevgi dolu bir anne ve babanın oğulları, dünyalar güzeli bir dedenin torunlarıydık. Dedemiz bir yandan peygamberlik görevinin zorluklarıyla uğraşıyor, bir yandan da doya doya bizleri seviyordu.
Hatırlıyorum, bir defasında dedem mescitte insanalrla sohbet ediyordu, kardeşim ve ben, mescidin kapısından girdik. Dedem hemen konuşmasını kesti ve bizi kucağına alıp konuşmaya devam etti.
Yine bir defasında kardeişim Hüseyin, namaz kılarken dedemin omuzuna oturmuştu. O sırada dedem secdedeydi. Hüseyin kendiliğinden kalkıncayan kadar. dedem başını secdeden kaldırmamıştı. hayal meyal, insanların bu duruma çok şaşırdıklarını hatırlıyorum.