HZ. TALHA BİN AMR ANLATIYOR:
Kur’an Öğrencilerine Müjdeler
Ben, Medine dışında yaşayan kabilelerden birindendim. Müslüman olduktan sonra bir güm Medine’yi ziyaret ettim. Şehirde hiçbir tanıdığım yoktu. Benim durumumda olanlar, yani Medine’de tanıdığı bulunmayanlar Asab’ı Suffa’ya misafir olurlardı. Asab’ı Suffa, Peygamberimizin mescidinin hemen yanındaki bir bölümde yaşayan Kur’an, fakir Müslümanlardı.
Suffa öğrencilerinin bütün işi Kur’an’ı güzelce öğrenmek ve onu insanlara öğretmek olduğundan, bir işte çalışmazlardı. Sadece insanların sadaka ve zekatlarıyla geçinirlerdi. Onların bakımına ve doyrulmasına Peygamberimiz özel önem veriyordu. Benim Medine’de olduğum günler de işte böyle zor zamanlardı.
Orada misafir kaldığım birkaç gün boyunca, Peygamberimiz bize her gün yarım avuç hurma yiyecek verdi. Sonunda, Asab’ı Suffa’dan biri kalkıp Peygamberimize şöyle söyledi:
‘’Ey Allah’ın Rasülü, yediğimiz hurmalar içimizi yaktı. Üzerimizdeki elbiseler eskiyip parçalandı...’’
Bunun üzerine Peygamberimiz, mescitte bir konuşma yapıp şunları söyledi:
‘’Hicret sırasında ben ve arkadaşlım, misfak ağacının acı meyvesinden başka bir şey yemedik. Sonra Medine’de ensar kardeşlerimize misafir olduk. İkram ettiler. Allah’a yemin olsun ki ekmek v eet bulabilseydim, size ondan yedirirdim. Ama üzülmeyiniz. Öyle bir zaman gelecektir ki her biriniz kabe’nin örtüleri gibi güzel gözsterişli elbiseler giyeceksiniz. Sabah ve akşamları, kazanlarınız etle dolu olacaktır.
Ben gerçekten de böyle zamanlarda yaşadım. Sevgili Peygamberimizin haber verdiği bolluk günlerini gördüm.
