HZ. UBEYY BİN KAB ANLATIYOR:
Fatiha Suresinin Önemi
İslam’a girdikten sonra sevgili Peygamberimizden hiç ayrılmamaya, onun söylediği her şeyi can kulağıyla dinlemeye çalıştım. Kur’an’ın ayetlerini hızlı bir şekilde öğreniyordum. İslam’a girmeden önce Tevrat, Zebur ve incil’i okumuştum. Medine’deki Yahudi tanıdıklarımla birçok defalar sohbet etmiştim. Bu sebeble Kur’an’ın eşsizliğini daha iyi anlayabiliyordum.
Bir gün mescitte Peygamberimizle karşılaştım. Namaz vakti değildi. Bu yüzden içerde çok fazla kişi yoktu. Sohbet etmeye başladıkk. Peygamberimiz bana, ‘’Sana benzeri olmayan bir sure öğreteyim mi?’’ diye sordu. Böyle bir şeyi kim istemezdi ki! Heycanla ‘’Evet ey Allah’ın rasülü, öğret!’’ dedim.
Bu sırada Peygamberimiz benim elimi tutuyordu. Birlikte kalktık, kapıya doğru ilerlemeye başladık. Ben, ‘’Unuttu galiba’’ diye düşünüyor, o sureyi mutlaka bana öğretmesi için adımlarımı yavaş yavaş atıyordum.. Çünkü dışarı çıkarsak başkaları da gelebilir, sohbetimiz bitebilirdi.
Kapıya geldiğimizde, dayanamadım ve ‘’Ey Allah’ın Rasülü, bana bir şey öğretecektin ya’’ dedim.
Peygamberimiz bana döndü. Sözlerini merak edip bana öğretmek istediği şeyle beklediğim için memnun olduğunu fark ettim. Banna ‘’Sen namazda ne okuyorsun?’’ diye sordu.Düşündüm. her rekatta Fatiha Suresi’ni okuyordum. Onu söyledim.
Peygamberimiz cevabımi doğru bulmuştu. ‘’İşte dedi ‘’o sure budur!’’
O günden sonra namazlarımda Fatiha Suresi’ni okurken, hem üzerinde çok düşündüm hem de bu surenin kıymetini bilmeye çalıştım.
