* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Evlilik ve Bugünü Yaşamak  (Okunma sayısı 708 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Evlilik ve Bugünü Yaşamak
« : Haziran 22, 2017, 06:33:48 ÖÖ »
Evlilik ve Bugünü Yaşamak

"Bugün bugündür" sözü ile anlatıkmak istenen düşünce, bir insanın en güvenebileceği şeyin içinde yaşadığı an olduğudur.

Eğer ki bir insan o andan en iyi şekilde yararlanmıyorsa hayatı boşa gidiyor demektir. Sonuç olarak mutlu bir yaşam ile mutlu bir evliliği başarabilirsiniz. Eşiniz ile olumlu ve güzel bir evlilik yaşamını oluşturabilmek için önce kendi kendinizle sonra da eşiniz ile bugünü ve şimdiyi yaşayabilirsiniz.

Evliğin tasarlandığı ilk günden itibaren ve de özellikle evlendikten sonra gelecek ile ilgili planlar yapılır.
Günümüzdeki evliliklerin çoğunda en büyük sorun tüm umutların geleceğe bağlanmasıdır.

Genellikle ilk atılan adım bir yığın borca girerek evi eksiksiz donatmaktır. Sadece iki kişinin bulunduğu bir ev için "ne olur ne olmaz" diyerek en büyük boy buzdolabı alınır. Yine benzer bir gerekçe ile "almışken en iyisi olsun" diyerek en son model TV alınır. "Kredi kartına taksitle canım ne olacak yavaş yavaş öderiz" diye düşünülür. Oysa gerçekte ömür biter borç bitmez. Tabii ki borçlar evliliğin kanseridir.

BUGÜNÜ KAYBETMEK

Evlilik çatışmalarının birçoğunda esas neden parasızlıktır.

Aslında en zor olan ilk 1-2 yıl eldeki düğün takılarının tüketilmesi ile geçer. Ama daha sonra kanser yayılmaya başlar ve acı son gelebilir.

Oysa her şeyden önce yani en önemlisi hayattan ne istediğinizi net olarak bilmeniz gerekir. Bir yat sahibi olmak veya deniz kenarında bir ev almak biricik amacınız olduğunda kendinizi- bugününüzü ertelemelisiniz.

Tümüyle yarının getireceklerine yoğunlaşmak veya geçmişin anılarıyla yaşamak bugünü kaybetmek demektir. Bugünü kaybetmek de eşiniz ile aranızdaki bağların kopmasıdır.

OLUMSUZ SENARYOLAR

Geçmiş ve gelecek muhakkak önemlidir. Fakat gereğinden fazla ya da az önemsenmesi de önemlidir. Mutsuzluğa davetiye çıkaranların en yaygın özelliği dünlere takılı kalmaktır. Veya yarınlar ile ilgili tüm olumsuzluk seneryolarını bugünden yaşamaktır.

Sonuç olarak mutlu ve huzurlu bir evliliği mutlu ve huzurlu insanlar başarabilir.

AŞKIN RENGİ SİYAHTIR

İçinde bulunulan anı yaşamak ve yaşamın güzelliklerini elde edbilmek için; Değerli dostum şair Namık Kuyumcu "Aşkın Rengi Siyahtır"da çok önemli noktalara işık tutmuştur...

"Bekleyişlerle geçiyor ömrümüz.

Geçmişimize ait pişmanlıklar ve geleceğimize ait kaygılar arasında savrulmaktan kurtarabildiğimiz yanlarımıza dokunuyoruz, kanıyor....

Bekleyişlerle geçiyor ömrümüz.

Herkes boynunda taşıdığı yalanla yoldaş yaşamak istemese de toplumsal bir anlaşma ve iletişim alışkanlığıyla kodlanıyor cesaretsizlik.....

Keşkelerle yaşayanlar, unutamayacakları pişmanlıkların izlerini taşırlar tenlerinde ve yüreklerinde....

Keşkeler ıskalanmış hayatların çaresizliğini anlatırlar; ama kıymetsiz yazıklanmaların ötesine asla geçemezler. Aşkını ve sevgisini yaşayamamış her ölümlü için koca bir kazıktır keşkeler. Ormana bakarken ağaçları gözden kaçıran hafiflikler, keşkelerin en yakın takipçileridir"

Hüsnü Uçar.

fanidunya

  • Ziyaretçi
Ynt: Aldatmak ve affetmek üzerine
« Yanıtla #1 : Temmuz 19, 2017, 06:29:30 ÖÖ »
Aldatmak ve affetmek üzerine

Aldatmak; toplumumuzda bilinenin aksine son derece yaygındır.

Zengini de fakiri de kadını da erkeği de aldatmaktadır. Bu konuda araştırmalar yetersiz olmasına rağmen aldatmanın yaygın olduğunu söylemek mümkündür.

Erkekler de kadınlar da birbirlerini aldatabilmektedirler.

Ancak erkekler bir defa çapkınlık yaptıklarında bunu 5 defa anlatırlarken kadınlar ise çapkınlık yaparlarken duyulabilir endişesiyle bunu kimseye anlatmazlar.

Birçok insan aldatmanın sebebinin sevgisizlik olduğunu düşünse de aslında aldatmanın nedeni olarak sevgisizliği tek başına gösteremeyiz çünkü insan sevdiği karısını, kocasını da aldatabilir. Aldatma bir an meselesidir. Bazen öyle bir an gelir ki kişi yoldan çıkıverir.

Hepimizin içinde bir anne/ baba bir de çocuk taraflarımız vardır. İşte aldatan, tatmin olan, yoldan çıkan tarafımız içimizdeki çocuk olan tarafımızdır.

Bazı erkekler evlenmeden önce de içlerindeki çocuğu tatmin etmek için aldatırlar, yoldan çıkarlar.
Bu tür erkeklerin evlenmeden önce de evlendikten sonra da yoldan çıkma potansiyelleri epey yüksektir. Ancak ne ilginçtir ki kadınlar bu tür erkeklere karşı daha çok ilgi gösterirlerken, aldatma potansiyeli olmayan erkeklere karşı ilgi göstermezler.

Ve evlendikten sonra da niye aldatıldım ben diye düşünürler.

Aldatma; kişi karısıyla veya kocasıyla sorun yaşıyor diye olmaz.

Aldatma; kişinin kendi ruhsal durumuyla ilgilidir. Çapkınlığın altında belki kendini kanıtlama isteği belki aşağılık kompleksine karşı çözüm belki çocukluk döneminin sonucu belki gizli eşcinsellikten kaynaklanıyor olabilir. Eğer kişi tedavi olmak ister ise tedavi mümkün olabilir. Başına bu durum gelen kadın veya erkek kabahati önce önce kendisinde arar. "Ben eşimi tatmin edemedim ya da ben eşimi ihmal ettim" gibi kendisiyle ilgili olumsuz algıları olabilir ancak bu çok da doğru bir düşünce değildir. Aldatma, aldatılan kişinin davranışlarından bağımsız olarak da olabilmektedir.
Bazen de bazı erkekler sanki yakalanmak ister gibi davranışlarda bulunabilir. Cep telefonunu yanından ayırmaz, parfümünü değiştirebilir. Kadının şüphe duymasına sebep olur.

Karısının ilgisini çekmeye çalışır ve kadın kocasını tekrar kazanmak için daha çok çaba sarf ediyor ya da tam tersi kadın ipuçları bırakabilir. Bu tür aldatma olaylarından sonra bazen insanlar, "Ben bunu hak etmemiştim" deyip boşanırken bazıları tam tersine davranıp evliliğine devam ediyor.

Erkekler kadınlar aldattığında çevre duydu mu duymadı mı diye bakar ve eğer çevre duymadıysa olayın üstünü örtebilir ancak erkek aldattığında bazen bazı kadınlar çevrelerine bunu duyuruyorlar. Eşlerini rezil etmeye çalışıyorlar ancak çocukları var ise bu durum çocuklar açısından çok sarsıcı bir hale gelebiliyor. Hele ki genç bir kızı var ise çiftin kız çocuğu bunu unutmuyor ve babasından öfke çıkarmak için uygunsuz ilişkilere girebiliyor. O yüzden çocukların bu olumsuz deneyimleri duymamaları son derece önemlidir.

Hüsnü Uçar.

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]