TEŞHİS ZOR HASTALIK BİPOLA 2
İlkbahar ve sonbahar ayları iki uçlu mizaç bozukluğu yaşayan kişilerde, atlatılması zor günlere dönüyor. Çok dikkatli olmak lazım!
Son bir aydır benzer şikayetlerle arayan ve yardım isteyen kişileri, durumlarının beni aşması gerekçesiyle psikiyatr uzmanı arkadaşıma yönlendiriyorum. Çok dikkatimizi çeken bir durumu sizlerle paylaşmak istedim bugünkü yazımda. Bipolar-2 artıyor!
Türkiye, geçtiğimiz hafta sosyal medyada yankı bulan üzücü bir intihar olayıyla sarsıntıya uğradı. Gayet beyefendi görünümlü, iyi eğitimli, düzgün işi olan, ailesine kırgınlığı olmadığı hissi veren gencecik bir beyefendi, gerisinde herkesi şaşkınlığa düşüren üzücü bir görüntülü not bırakarak, yeryüzündeki yaşam yolculuğundan kendi çabalarıyla ayrıldı.
Herkes üzüldü... herkes kısık sesle veya yüksek sesle birbirine bir şeyler söylemeye, birilerinden aklı başında açıklamalar beklemeye başladı.
Öncelikle söyleyeyim o kişi ve tercihi hakkında hiçbir özel yorum yapmayacağım! Çünkü ilkeli olmaz. Zira kişiyi tanımıyorum, geçmişini bilmiyorum. Herkes gibi 14-15 dakika süren veda konuşmasını dinledim. Aklımdan geçenleri kendime saklamak şartıyla, dikkatli davranılsaydı bu fiilin önüne geçilebilirdi duygusunu yaşadım.
Ailesine, yakın arkadaşlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.
...
Niçin intihar?
İntihar; psikolojik açıdan bakıldığında "Kendine kıyıcılık" olarak nitelendirilir. Kimseye kıyamayanın, kendinden başkasına ulaşmakta zorlananın, dibe çöküntü hisleri yaşayanların başvurduğu, sonuçları itibariyle üzücü bir yoldur.
Psikolojik destek çalışmalarımızı yaparken, düzgün yardım yapabilmek için ekip halinde çalışıyoruz. Bu olay gerçekleşmeden bir gün önce, psikiyatri uzmanı çalışma arkadaşımla kendi aramızda bir telefon konuşması yapmıştık.
Konuşmanın içeriği sanki olacakları haber verir nitelikteydi. Şöyle ki; son günlerde ilginç bir vaka sirkülasyonuyla karşılaşmaya başladık. Teşhisi zor konulan veya çok iyi gözlemle, çok detaylı konuşmalarla tespit edilen, nadiren görülen bir hastalık modu bu. Normal şartlarda iyi, hoş, mutlu olduğunu; ancak son zamanlarda ani içe kapanma, mutsuzluk ve önüne geçilemeyecek düzeyde intihar etme duygusunu beraberinde getiren bu süreç artmaya başladı sanki. Veya bize öyle denk geliyor bilemiyorum artık!
Psikiyatr uzmanı arkadaşım bana telefonda "Ne kadar çok bipolar-2 ile karşılaştığımızı farkettin mi Mehtap? Bipolar-2, bipolar'dan biraz daha farklı ve teşhisi bipolara göre daha zor. Bu konuda insanları uyarmalıyız. Çünkü enerjik, hayat dolu, normal şartlarda başarılı görünen kişilere denk geldiği için, bu insanların hastalandığı anlaşılmıyor. Çöküntüye uğruyorlar ve ağır depresyon tedavisi gördükleri için intihar eğilimleri artıyor. Dikkatli olmalıyız ve bu konuda halkı uyarmalıyız." dedi.
Kendisinden rica ettim ve bipolar-2 hakkında az öz açıklayıcı bir yazı yazmasını istedim. Tüm sosyal medya hesaplarımdan paylaştım. Bugün de aynı yazıyı sizinle paylaşmak istiyorum.
...
Duygu durum(mood), üzüntüden mutluluğa kadar normal sınırlar içindeki değişimin algılandığı, devamlı bir duygusal tondur.
Kişi bipolar bozukluk olduğunda duygu durumunu kontrol edemez. Dolayısıyla ya çöküntülü bir ruh haline sürüklenir ya da tam tersi nedensiz olarak coşkulu ve taşkın olur.
Bu hastalık ilkbahar ve sonbaharda yani mevsim geçişlerinde dönemsel olarak kişiyi bozar, tedavisiz birkaç ayda düzelmeye başlar. Tedaviyle daha kısa sürede ve hayatında hasar bırakmadan düzelir. Tekrarlayıcı bir hastalıktır.
Bu hastalıkta günlük duygu durum değişikliğinden çok en az 1 haftalık süreğen bir çökkün veya taşkın duygu durum nöbeti görülür.
Bipolar2 bozuklukta kişi şen/şakrak, hareketli bir tarzda hayatını yaşarken nedensiz olarak hayattan zevk almamaya, hayattan kopmaya, arkadaşları ve ailesinden uzaklaşmaya, kendini değersiz ve suçlu görmeye başlar.
İntihar oranları çok yüksektir.
Ailesine verimli olamadığını ve hayatın kendisi için anlamlı olmadığını söyler.
Kendisi ile bir hesaplaşmaya girer.
Eğer doğru teşhis konulmazsa hastalık ilerler ve gerçeği değerlendirmenin bozulduğu akıl hastalığı tabloları ortaya çıkar.
Devlet hastanelerinde çok kısa sürede görülen hastalara teşhis konamaz; çünkü sadece depresyon zannedilir, oysa kişi bipolar bozukluğun depresif fazındadır.
Psikolojik destekten ziyade ilaç tedavisi kalıcı çözüm getirir. Çünkü kişinin ruhu hastalanmıştır ve hastalığından dolayı hayatı böyle yaşamaktadır veya zannetmektedir.
İyi bir tedavi ile hastalığın derecesine bağlı olarak 1 ayda düzelir. Sonrasında da duygu durum stabilize eden ilaçlarla da kişinin koruyucu tedavi alması gerekir.
Özellikle mevsim geçişinin olduğu bu dönemde bu hastalar ortaya çıktığı için, etrafımızda duygu durumda dönemsel iniş çıkış yaşayan hastalara dikkat etmeli ve uyarmalıyız.
...
Yazıyı endişelenin diye değil "bilgilenin" diye yazdığımı hatırlatmak istiyorum. Olur ya eyvahlar olsun paniği yaşamanızı istemem. Gözlerimizi, şaşıracağımız intiharlara açmamak için biraz daha dikkatli olmamız yeterli.
Yazıyı okuduğunuzda tanıdık geldi mi hissettikleriniz bilmiyorum; fakat okuduklarınıza uyduğunu düşündüğünüz yakınlarınız varsa lütfen bulunduğunuz şehirde bir psikiyatri uzmanına ve terapi merkezlerine gitmelerini sağlayın.
İlaç ve iyi bir terapi desteği ile yaşam sevinci kazanmaları sağlanıyor. Çöküntüye girmelerine neden olan durumlar terapi ile yeniden yapılandırılıyor. Ardından doğal olarak işler yoluna giriyor.
Yukarıdaki metinde okuduğunuz gibi ilkbahar ve sonbahar mevsimleri geçiş mevsimi ve bu tür hastalıkları tetikliyor.
Sonradan üzülüp ah vah etmektense, zamanında tedbir almak gerektiğine inanıyorum.
Hiç endişelenmeyin, doğru teşhisle ve doğru tedaviyle düzeliyor.
Herşeyin başı sağlık elbet ama... iyi ki uzmanlar var... iyi ki her derdin devası var...
Allah devasız dert vermesin diyelim...
Sevgiyle kalın...
Mehtap KAYAOĞLU.
Psikolojik Danışman &Psikoterapist.