Akıllı Müslüman Ölümden Sonrasına Hazırlık Yapar
"İnsanların sâhip oldukları, ama geçtikten sonra bir daha, ebediyyen bulamayacakları en kıymetli sermâye zamandır"
Sevgili Peygamberimiz: “Akıllı kimse, kendisini hesâba çekip ölümden sonrası için hâzırlık yapan kimsedir” buyurmuştur.
Bilindiği üzere, akıp giden zamân içerisinde, bize emânet edilen ömrümüzü tamamlamaktayız.
Büyük velîlerden Cüneyd-i Bağdadî (kuddise sirruh), "İnsanların sâhip oldukları, ama geçtikten sonra bir daha, ebediyyen bulamayacakları en kıymetli sermâye zamandır" buyurmaktadır.
Büyük âlim Ebû Saîd Muhammed Hâdimî de, “geçen zamanı geri getirmek için bütün sultânlar, pâdişâhlar, krallar yani devlet başkanlarının tamâmı bir araya gelseler ve bütün hazînelerini de harcasalar, yine de geri getiremezler” buyurmuştur.
Doğum günü ve mübârek geceler, hep hicrî yıl ile kutlanır. Bütün ibâdetlerde ve dînî faâliyetlerde de kamerî aylar esâs alınır. İslâmiyet, Müslümânların, îmânlarında ve ibâdetlerinde, Müslümân olmayanları taklit etmelerini, onlara benzemelerini, onların dînlerinin ve ibâdetlerinin alâmeti olan şeyleri yapmalarını ve kullanmalarını yasak etmiştir.
Hicrî-Kamerî Takvimde; Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâmın, Mekke-i mükerremeden Medîne-i münevvereye hicret ettiği sene, başlangıç kabûl edilir.
İçerisinde bulunduğumuz Muharrem ayı, Kur’ân-ı kerîmde kıymet verilen 4 aydan biridir [Muharrem el-harâm, Recebül-ferd, Zilkade ve Zilhicce ayları harâm aylardır].
Her insân, kendisine takdîr edilen ömrü, İlâhî irâde istikâmetinde geçirmekle mükelleftir. Peygamber Efendimiz: “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz. Nasıl ölürseniz öyle haşrolunursunuz” buyurmuştur. Zaman nimeti, Allahü teâlânın bizlere en önemli lütuflarından birisidir.
Unutmayalım ki, zaman en büyük sermâyedir. Dünyâ ve âhiret saâdetini kazanmak, bu sınırlı zamânı iyi kullanmaya bağlıdır.
Onun için, Tâbiîn-i kirâmın en önde gelenlerinden, müfessir, muhaddis, mütekellim, mutasavvıf Hasan-ı Basrî (rahmetullah aleyh) "Sizin, bugün, parayı sarf ederken gösterdiğiniz hassâsiyeti, Eshâb-ı kirâm (aleyhimür-rıdvân), zamanlarını kullanırken gösterirlerdi" buyurarak ne kadar önemli bir noktaya dikkat çekmiştir.
İmâm-ı Rabbânî müceddid-i elf-i sânî Ahmed Fârûkî Serhendî (rahmetullah aleyh) ise "Vakit keskin bir kılıç gibidir. Mühim işleri bugün yapmalı, mühim olmayanları yarına bırakmalıdır" buyurmuştur.
Prof. Dr. Ramazan Ayvallı.