* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Sigara Öldürür, Kurtulmalısınız  (Okunma sayısı 423 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı türkiyem

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 2153
Sigara Öldürür, Kurtulmalısınız
« : Şubat 28, 2018, 11:39:26 ÖÖ »
Sigara Öldürür, Kurtulmalısınız!

Sigara -  Ölüm!

Sık sık içtiğiniz sigara için “sağlığa zararlıdır” denildiğini duyarsınız. Hatta sigara paketlerinin üzerinde “Yasal uyarı: sağlığa zararlıdır” yazar.

Oysa bu uyarı son derece yanıltıcıdır. Zira, herkes tarafından bilinen ve kanıksanmış bu söz, sigarayı masum gösteren, zararlarını çok basite indiren bir tanımlamadır. Sigara, sağlığa zararlı olmanın çok ötesinde, insanları öldürmektedir. Sigara ile ilgili uyarı şu olmalıdır: “İnsanı yavaş yavaş farkına varılmadan sinsice öldürür!”

Üstelik sigara, içen ve içmeyen pek çok insanın ölümüne neden olmaktadır. Sigaranın sebep olduğu zararları okursanız daha iyi anlarsınız:

Ülkemizde her yıl 100.000 kişi sigaranın sebep olduğu hastalıklardan dolayı erken yaşta hayatını kaybetmektedir. Eğer önlem alınmaz ise önümüzdeki yirmi yılda ülkemizde, sigaradan erken yaşta ölenlerin sayısı, 250.000 gibi dev rakamlara ulaşabilir.

Gariptir ki, bu ölenlerin 90.000’i kadarı, kendisi sigara içtiği için, 8-9 bin kişi sigara içmediği halde, yanlarında sigara içildiği için, eşler veya iş arkadaşları tarafından öldürülüyorlar. Bir gerçek olarak daha acısı ise; her yıl 1500 civarında 0-5 yaş grubu bebek ve çocuk, anne-babaları tarafından yanlarında sigara içildiği için ölmektedir.

Dünyada da durum pek farklı değil, her yıl 3.000.000 insan sigara nedeni ile ölüyor. Eğer önlem alınmazsa 20 yılda bu sayı 10 milyonlara ulaşabilir. İkinci Dünya savaşında insanlık 50 milyon kurban verdi, 1945’den bu yana ise sigara ile 80 milyondan çok insan hayatını kaybetti.

Kısaca formülize edecek olursak: Sigara  - Ölüm’dür!

Sigaradan kurtulmak demek, aslında insan için hayatının kurtulması demektir. Zira sigara içen insanlar, ölmeseler bile ileriki yaşlarda çok ciddi sağlık sıkıntılarına düşmektedirler. Sağlığı kötü olan bir ihtiyar, nasıl ibadet yükümlülüklerini yerine getirebilir ki? …

Nasıl bırakabilirsiniz?

Farkındaysanız, ‘bırakmak’ kelimesi vahim sonuçları olan sigaranın zararlarından kurtulmayı ifade etmekte yetersiz kalıyor aslında. Doğrusu; ‘sigarayı bırakmak değil, sigaradan kurtulmak’ olmalı. Ama toplumda bu şekilde kullanıldığı için biz de yazımızda bu ifadeyi kullanacağız.

Sigarayı bırakmak istemeniz, en önemli bırakma sebebidir. “Benim iradem yok” sözü, sadece arkasına sığındığınız bir bahanedir. Düşünürseniz, hayatta iradenizi kullandığınız pek çok şeyinizin olduğunun farkına varırsınız. Ramazanları düşünün: Akşam iftar vaktine kadar irade gösterip sigaradan çok daha bağımlısı olduğumuz yemek yeme alışkanlığımızı ve su içmeyi, yazın sıcağına rağmen iftara kadar tehir etmiyor muyuz? Bu bile iradeniz olmadığı bahanesini çürüten, tek başına yeterli bir örnek değil midir?

Sadece kararlı olun, bu yeterlidir. Sigara içmeye devam edip etmemek, sizin seçiminizdir. Ne yapacağınıza, işin her iki yönünü de tarttıktan sonra karar vereceksiniz. Bu yazının amacı, sigaradan kurtulma kararını verebilmenize yardımcı olabilmek, sigaranın olumlu ve olumsuz yönlerini bilmeniz içindir. Kararınız ne olursa olsun, “Direksiyonda oturan” sizsiniz ve gideceğiniz yöne de siz karar vereceksiniz.

Sigara tiryakilerinin sigara içerken, çoğu kez savundukları bazı yanlış düşünceler de yok değil! Bu düşüncelere sahipseniz ya da sahip olduğunuz sürece, bırakmak istemeyeceğiniz için sigara belasından kurtulmanız mümkün olmayacaktır.

Öncelikle bu düşüncelerden kurtulun! Peki, nedir o düşünceler?

‘Sinirlerimi yatıştırıyor!

Baskı altında olduğunuz zaman, bir şeyler yetiştirmeniz gereken kritik tarihler veya yerine getirmeniz gereken sorumluluklarınız mevcut olduğu zaman, bir sigara içmenin, sizi sakinleştirdiğini hissedebilirsiniz. Fakat bütün bunlar, siz sigara içmezseniz yatışmayacağınız anlamına gelmez. Mesela, bir sigara yakmazsanız da bu olumsuz zorlukla göğüs gerebilir sakinleşebilirsiniz.

Zorlu bir çalışma gününden sonra televizyonun karşısına geçerek ayaklarınızı uzatıp dinlenir ya da yemekten sonra, bir tane de sigara yakmanın, günün yorgunluğunu daha kolay atmanıza yardımcı olduğunu, sizi daha çok rahatlattığını da düşünebilirsiniz. Bu da yanlıştır. Eğer sigara içmiyor olsa idiniz bütün bu zorluklara iç doğal dengeleriniz ile daha kolay karşı duracaktınız. Alacağınız, derin bir nefes bile üzerinizde hissettiğiniz baskının ağırlığına engel olacaktı. Ne yazık ki şimdi tam anlamı ile temiz ve derin bir nefes alabilecek kadar temiz akciğerlere bile sahip değilsiniz.

‘Sıkıntılarımı gideriyor!

Eğer sıkıntılı bir gün geçirmişseniz sigaranın bu sıkıntıyı giderdiğini hissedebilir ya da zaman geçirmeniz gerektiğinde, örneğin tren veya otobüs ya da bir arkadaşınızla buluşmak üzere beklerken sizi meşgul edebilir. Yine sigara, bir işi tamamladığınızda, ödül ya da bir işe başlarken teşvik olarak ta içiyor olabilirsiniz. Bu tarif tam anlamıyla bir esarettir. Hayatta vakit geçirecek o kadar güzel şeyler var ki.

Bir dergi, bir gazete okumak mesela… Bir meyve yemek, vücudun gerçek enerjisini ortaya çıkarır, ağza tat veren asıl güzel ödül sigara değil, sigara dışındaki sağlıklı şeylerdir.

‘Beni canlandırıyor, kendime getiriyor!

Güne canlı bir şekilde başlamak için de sigara içiyor olabilirsiniz. Bir sigara yakıncaya kadar kendinizi tembel, canı hiç bir şey yapmak istemeyen ya da huzursuz biri olarak hissedebilirsiniz. Sigara içmek, ayrıca sizin uyanık kalmanızı da sağlayabilir. Eğer sigara içmiyor olsa idiniz çok daha canlı ve enerjik olacaktınız. Çünkü insanın damarlarındaki kan ne kadar kolay dolaşım gerçekleştirir, hücrelere ve beyine ne kadar çok oksijen ulaştırılırsa insan o kadar canlı ve dinç olur. Fakat sigara içenlerin zamanla damar yapıları ve kan dolaşım sistemleri bozulur.

Görevlerini yapamaz hale gelir. Kan akışkanlığı ise azalır.

Ayrıca sigara ile vücuda giren katran, karbon monoksit ve başkaca zararlı kimyasallar yüzünden yeterince oksijen alış verişi gerçekleşmez. Aksine içtiğiniz ilk anda sigaradan dolayı kendinize geldiğinizi sansanız da ilerleyen zamanlarda refleksleriniz de azaltacaktır. Sigara canlandırmaz, soluklaştırır ve hantallaştırır. Sabahları kalkamamanızın sebebi de sigaradır.

‘Düşünmeme yardımcı oluyor’

Sadece öyle zannediyorsunuz. Öyle gibi görünüyor ama öyle değil! Gerçekte ise her nefes sigara, yaklaşık 100.000 beyin hücrenizi öldürüyor. İlerdeki yıllarda, reflekslerinizi bile kaybedebilir, Allah muhafaza Parkinson, Alzheimer gibi hastalıklara yakalanabilirsiniz.

‘Kendime olan güvenimi artırıyor’

Olasılıkla kendinize pek güvenmediğiniz zamanlarda sigara içmek, güveninizi artırabilir ya da zihninizi sorunlarınızdan uzaklaştırmanızda size yardım edebilir. Ne yazık ki tiryakiler buna kendilerini inandırmışlardır. Eğer sigaradan tamamen kurtulsalar, kendi başlarına bunların üstesinden daha kolay bir şekilde geleceklerini göreceklerdir.

‘Kilo almamama yardım ediyor’

Sigaradaki nikotin, yemek yemenize engel olabilir. Bazı insanlar sabahları kahvaltı etmek yerine, bir sigara yakmayı tercih ederler; diğerleri ise kilo almamak için, ara öğünlerin yerine sigara içerler. Sigara, kalp atışlarını dakikada 15 sayı daha artırır, jiklede bir motor gibi daha çok kalori harcarsınız.

Sigarayı bıraktığınız zaman kilonuzda meydana gelen artışı düşünmeniz sizi, bu alışkanlığınızı sırf bu nedenle devam ettirmenize yetecek kadar etkileyebilir. Sigarayı bıraktığınızda aşırı yemeye kaçmadığınız süre, önceleri birkaç kilo almanız çok doğaldır. Daha sonra kazanacağınız enerji ile bu kiloyu çok rahat verebilirsiniz. Unutmayın; alacağınız bir kaç kilo belki sağlığınız için gerekli olabilir, fakat sigara sizi süratle ölüme götürür.

‘Sigaradan zevk alıyorum’ ya da ‘Sigarayı seviyorum’

Tiryaki olarak bu sözleri kullanıyorsanız bilin ki beyninizi yanlış kodluyorsunuz demektir. Sigara, size bir arkadaş, dost gibi gözükebilir. Bir sevdiğinize söylediğinizden fazla onu sevdiğinizi söyleyebilirsiniz. Tiryakilerin en çok düştükleri tuzak; belki de bu kelimelerde yatmaktadır. “Sevgi, zevk, dost” gibi kullandığınız bu sözleri beyniniz kaydeder ve sigarayı bırakmak istediğiniz zaman, anlamını bulamadığınız kadar zorlanırsınız.

Unutmayın: Sigara zevk alınacak sevilecek bir şey asla değil. Bir insanın kuru, üstelik zehirli bir otu sevmesi, çok anlamlı bir davranış değildir. Sigara zevk değil, olsa olsa acı verir. İnsana dost değil düşmandır.

Bunları da sigarayı da bırakın!

Bütün bu yanılgıları, yanlış düşünceleri bir tarafa bırakıp gerçeklerle yüz yüze gelin: Sigara sizin dostunuz değil, sinsi bir düşman. Size zevk değil, aslında acı veriyor. Bir insanın kendini, çevresindekileri, hatta çocuklarını zehirlemesinden zevk alması düşünülemez. Sevgi ancak canlılara duyulabilir, sigara gibi son 55 yılda 80 milyon insanı yok eden bir halk düşmanına değil! Onu içmek uğruna ölüme giden 3 milyon zavallı kurban için sigara denilen bu katilden nefret edin ve her fırsatta ona olan nefretinizi artırın ve kurtulun sigaradan.

Sigarayı birden bırakın

Yukarıda saydığımız düşüncelerinizi yoğunlaştırıp; sigaraya büyük bir öfke ve nefret duyarak, sigarayı birden bırakın. Kalan sigaraları ve paketlerini kırıp parçalayın. (Sakın başkasına vermeyin veya ne olur, ne olmaz diye saklamayın.) İlk beş gün; çay, kahve, kola ve türevlerini içmeyin. Yerine meyve suyu, bitki çayları için.

Sigara içme yönünde alacağınız çağrılara karşı şu üç egzersizi peş peşe yerine getirmelisiniz:

    Sigara aklınıza geldiği zaman, su içmelisiniz. En az bir ay süre ile suyu yanınızdan ayırmayın. Unutmayın; “Sigara ölüm, su hayattır.”

    Oksijen/nefes almak; karın diyaframını aşağı-yukarı hareket ettirerek, derin nefesler almalısınız.

    Dirsek içlerine masaj: Kan dolaşımınızı hızlandıracak biçimde; hızlı ve sert bir şekilde avuç içinizle dirseğinizin iç tarafına masaj yapın 30-40 saniye sağlı, sollu devam edin, kalp atışlarınızın arttığını hissedin. Her sigara içme isteği duyduğunuzda bu egzersizleri yapmalısınız.

Ayrıca şu telkini de kendi kendinize yapın: “Ben, sigaranın zararlarına karşı sağlığı seçtim.” Ve “Ben sigara içmemeyi seçiyorum!”

Sigaradan kurtulma serüveninizde Allah yardımcınız olsun.

Amin.

 


* BENZER KONULAR

Allah’ı Ne Kadar Seviyoruz Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:40:07 ÖS]


Böyle Sevdik Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:35:30 ÖS]


Dostluk Üzerine Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:27:16 ÖS]


Sevmek-Sevilmek Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:21:12 ÖS]


Sermayemiz takvamız olsun Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:14:00 ÖS]


Bize De Dua Yâ Rasulallah (S.A.V) Gönderen: anadolu
[Bugün, 08:09:36 ÖS]


Çoban Deyip Geçmeyelim 2 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 08:04:55 ÖÖ]


Çoban Deyip Geçmeyelim 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:57:14 ÖÖ]


Yabancılaşmadan Değişmek ve Gelişmek Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:44:43 ÖÖ]


Suriye Olaylarının Perde Arkasında Neler Var 8 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:34:29 ÖÖ]


O insanı Yetiştiremezsek 1 Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:25:16 ÖÖ]


Mutluluğun Sırrı Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:12:56 ÖÖ]


Murada Ermek İçin Gönderen: fanidunya NET
[Bugün, 07:07:00 ÖÖ]


Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]