İnsan Neden İmtihan Oluyor
Bu dünyada başımıza gelen acı olayların imtihan olduğu söyleniyor. Neden imtihan oluyoruz?
Allah-u Zülcelâl bu dünyayı insanlar için yaratmış, insanı da Rabbini bilsin, kulluk etsin diye yaratmıştır. Yaratılışımızın asıl gayesi ve manası, marifet ve muhabbetle yani yüceliğini tanıyarak ve severek Allah'a kulluk etmektir. Allah'a kulluk etmek, emirlerine itaat etmekle ve onun takdirine razı olmakla olur.
Nasıl ki okullarda talebelerin dereceleri imtihanla ortaya çıkıyorsa bizim de kulluktaki derecemiz imtihanlarla ortaya çıkar. Bu açıdan düşününce aslında imtihan bir yönüyle de fırsattır. İmtihan anlarında Allah'ın razı olduğu şekilde davranırsak iyi bir kul olduğumuz ortaya çıkmış olur.
Zeki ve çalışkan bir talebe sınavı iyi puan almak için bir fırsat olarak görür. Biz de Allah'a iyi bir kul olmakta gayretli olursak imtihanların kat kat sevap kazanma fırsatı olduğunu görebiliriz.
Dünyadaki imtihanlar geçicidir, ama onlara sabretmekle kazanacağımız sevaplar kalıcıdır. Bazen zor bir imtihana sabretmek bize az zamanda çok sevap kazandırır. Bunu düşünürsek imtihan olmanın bir fırsat olduğunu anlayabiliriz.
Soru: Başımıza gelen üzücü olaylar kader midir, yoksa bizim veya başkalarının hataları yüzünden midir? İnsan hataları yüzünden olan bir hadise neden Allah'tan gelen bir kader veya bir imtihan oluyor?
Cevap: Sevgili kardeşim. Başımıza gelen her olay muhakkak bir kaderdir. Kader her şeyi içine alır. Bir insanın hatası o olayı tetiklemiş olsa da, sonuçta neticeyi takdir eden ve yaratan yine Allah’tır.
Esasen Allah-u Zülcelâl bizim için pek çok nimetler yaratmıştır. Bize bu nimetleri en güzel şekilde değerlendirme yolunu de öğretmiştir. Eğer Allah'ın hidayetine kusursuz bir şekilde uysaydık hiçbir kötülük olmazdı. Rabbimiz buyuruyor ki:
“Sana gelen her iyilik Allah’tandır. Başına gelen her fenalık ise senin kendi nefsindendir.”(Nisa; 79)
Dünyada birçok kazalar belalar insan hatası sonucu oluyor. Hatta birçoğundan Rabbimiz muhafaza ediyor, bazılarından muhafaza etmeyince acı netice ortaya çıkıyor. Ayet-i kerimede şöyle buyuruluyor:
“Başınıza her ne musibet gelirse, kendi yaptıklarınız yüzündendir. O, yine de çoğunu affeder.”(Şura, 30)
Öte yandan yine de o kazanın veya derdin, belli bir kişiye isabet etmesi yine takdir ile gerçekleşir. Mesela bir şoför alkollü araç kullandı, kaza yaptı. O şoför neden bir başkasına değil de o kişiye çarptı? Neticede bu yine bir kaderdir.
Kadere iman etmek imtihanlara sabretmeyi kolaylaştırır. İnsanın bir derde uğraması sıkıntı vericidir. Ama o dert yüzünden ruh halinin bozulması daha büyük bir sıkıntıdır.
Depresyona girenleri çoğu, bir üzücü hadiseden sonra sürekli “Hep filancanın suçu, onun yüzünden oldu…” veya “Hep benim suçum, ben o gün oraya gitmesem olmayacaktı!” diye düşünüp durmaları yüzünden hasta hale geliyorlar. Öyle ki beyinleri bile bozuluyor, normal çalışamaz hale geliyor.
Bu sebeple, olaylardaki rolü sebebiyle insanları veya kendini suçlayıp durmamalıdır. İnsanları affetmek, Allah'tan mağfiret dilemek ve bunun bir imtihan olduğuna iman etmek, insanı manevi olarak dayanıklı hale getirir.
Rabbimiz bizi şöyle teselli ediyor:
“Yeryüzünde ve kendi nefislerinizde uğradığınız hiçbir musibet yoktur ki, biz onu yaratmadan önce, bir kitapta (Levh-i Mahfuz’da) yazılmış olmasın. Şüphesiz bu, Allah’a göre kolaydır.” (Hadid, 22)
Bir hadisenin “kimin yüzünden,” olduğunu düşünmenin çok da faydası yoktur. Asıl bu olaydan nasıl ders alacağımız önemlidir.
Acı olaylara dayanmak zor gelir ama bunlar bize asıl çok daha önemli olan ahiret hayatına hazırlıklı olmamız için ders verir. Mesela ani bir ölüm, insanı ölümü düşünmeye ve hazırlanmaya sevk eder.
İşte asıl düşünmemiz gereken budur. Bir mümin daima “Asıl hayat ahiret hayatıdır,” diye düşünmelidir.
Ahiretteki hesabı ve azabı düşününce bu dünya dertleri çok basit gelecektir. Ahirette sevdiklerimize kavuşacağımız, inşallah Allah'ın rahmeti ve affı ile cennette bir araya geleceğimizi düşünmek insanın yegane tesellisidir.
Çekilen acılara rağmen ruh dengemizi korumak, sarsılmamak, kulluk edebimizi bozmamak, o imtihandan yüz akıyla geçtiğimiz anlamına gelir. İşte asıl dikkat etmemiz gereken de budur.
Rabbim hiçbirimizi ağır imtihanlara çekmesin. Hepimize afiyet ve huzur nasip eylesin.
Amin.