* FANİ DUNYA FORUM HABERLER


Gönderen Konu: Takvaya Davet  (Okunma sayısı 2392 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7234
Takvaya Davet
« : Temmuz 26, 2024, 05:19:27 ÖS »


Takvaya Davet

Rabbimiz rahmet sahibidir. Rahmetinin tecellisi olarak kullarını akıllarıyla baş başa bırakmamış, dünya ve ahiret saadetini elde etmelerini temin edecek kılavuz kitaplar ve üsve-i hasene olan peygamberler göndermiştir. Kullar bu kılavuzları tatbik ettikleri, güzel önderlikleri benimsedikleri takdirde hem dünya hem de ahiret huzuruna nail olacaklardır. Cenâb-ı Hakkın bu umumi rahmetine ilaveten bir de hususi rahmeti vardır.

Belirli şartlar dahilinde tecelli eden bu rahmete nail olmak hepimizin hedefi olmalıdır. Bahsettiğimiz rahmete dair Rabbimiz âyet-i kerîmede şöyle buyurur: ‘’

Ve (Mûsâ:) “Bize bu dünyada da, âhirette de iyilik yaz; şüphesiz ki biz sana yöneldik.” (dedi). (Allah ise) buyurdu ki: “Azâbımı, (kötülük yapanlardan) dilediğime isâbet ettiririm. Rahmetim ise her şeyi kaplamıştır.

Fakat (âhirette) onu takva sahiplerine, zekâtı verenlere ve âyetlerimize îmân edenlere yazacağım!”[1]

Takva sahibi olmak, zekatı vermek ve âyetlere iman etmekle çerçevesi çizilen bu rahmet tecellisinin ilk şartı olan takva sahibi olmaya değinmeye çalışalım. Takva sahibi olmak neden bu kadar önemlidir?  İmam Fahreddin Râzi (r.aleyh) bu âyetin tefsirinde şöyle der: ‘’

Cenâb-ı Allah'ın ‘’Onu (rahmetimi), takva sahiplerine, zekâtı verenlere ve ayetlerimize imân edenlere yazacağım’’ ifadesine gelince, bil ki Allah Teala’nın buyruklarının hepsi şu iki kısma ayrılır:

1-      Terkler... Bunlar, insanın terk etmesi, kaçınması ve sakınması gereken şeylerdir. Ayetteki, ‘’takva sahipleri’’ ifadesi ile, bu kısma işaret edilmektedir.

2-       (Yapılması gerekli olan) fiiller... Bu mükellefiyetler de ya insanın malına, ya da kendisine yöneliktir. Birinci kısım, zekattır ve Cenâb-ı Hak, "Zekâtı verenlere’’ buyurarak buna işaret etmiştir. İkinci kısma gelince, buna ilim ve amel yönünden, insana vâcib olan şeyler dahildir. İlim, (Allah'ı) bilip tanımaktır. Amel de, dil ile ikrar ve uzuvlar ile ibadet etmektir ki, namaz buna dahildir. İşte ayetteki, ‘’Ayetlerimize iman edenlere’’ ifadesi ile de, bunların toplamına işaret edilmektedir.’’[2] İmam Râzi’nin ‘’sakınmak’’ kavramı çerçevesi dahilinde izah ettiği takva kavramını üç kısma da ayırmak mümkündür:

1-      Akidede takva sahibi olmak. Bu noktada kişi akidesini ehl-i sünnet öğretisi uyarınca düzenleyecek ve akidevi bid’atlardan ve problemlerden sakınacaktır.

2-      Amelde takva sahibi olmak. Bu noktada kişi amelini helal-harama riayet ederek ifa edecek ve şüphelilerden sakınacaktır.

3-      İhlasta takva sahibi olmak. Bu noktada da kişi Allah’tan gayrı kimsenin rızası için çabalamayacak, Allah eri olmak vasfını zedeleyecek riya, kibir ve ucub gibi kalbi hastalıklardan sakınacaktır.

Takva kavramı Kur’ân-ı Kerîm’de birçok yerde zikredilmektedir. Şüphesiz bu durum onun önemini belirtmektedir. Bu bağlamda başka bir âyet-i kerîmede şöyle buyrulmaktadır: ‘’ Göklerdeki her şey, yerdeki her şey Allah’ındır. Sizden önce kendilerine kitap verilenlere de, size de “Allah’a karşı takvalı olun” diye tavsiye ettik.’’[3] Demek ki ‘’takvalı olmak’’ zaman ve zeminle değişikliğe uğramayan, ilk insandan günümüze beşerin değişmez yönüne hitap eden bir nitelik ifade etmektedir. Bizden öncekilere emredilmiş olması bunun delilini teşkil etmektedir. Âyetin tefsiri sadedinde Şeyhulislam Ebu’s-Suûd Efendi (r.aleyh) şöyle bir tespitte bulunmaktadır: ‘’ Allah Teala, mahluklardan ve onların ibadetlerinden müstağnidir ve mahluklar, O'na hamd etseler de etmeseler de, O, kendi zatında mahmûddur (bütün övgülerin yegâne gerçek merciidir). Dolayısıyla onların şükür ve takvalarının Allah'a (celle celâlühü) hiçbir faydası olmadığı gibi, onların küfür ve isyanlarının da O'na hiçbir zararı olmaz. Onlara takvayı tavsiye buyurması ise, ihtiyacı olduğu için değil, fakat onlara olan rahmetindendir.’’[4]

Sırf rahmeti sebebiyle bize takvalı olmayı tavsiye buyuran Rabbimiz’e yönelmek, gerek hususi gerekse de umumi hayatta O’nun rızasını gözeterek yaşamak zorundayız. Güzel akıbetin takva sahiplerinin olacağı hususunda şüphe yoktur. Bize takdir edilen ömür sermayemiz güneşin altındaki bir buz gibi erimektedir.

İş ciddidir. O halde, tövbeye, amellerimizi düzeltmeye ve takvalı yaşam sürmeye gayret gösterelim. Muvaffakiyet Allah’tandır.

--------------------------------------------------

[1] A’râf Sûresi,7/156.

[2] Tefsîru’r-Râzi, 10/21.

[3] Nisa Sûresi,4/131.

[4] Tefsîru Ebi’s-Suûd, 2/241.

Hamza Korkmaz.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap

 


* BENZER KONULAR

Bize Kalana Bakın Siz Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 06:02:09 ÖS]


Âlemler O’na Hayran Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:34:39 ÖS]


Dünya Nedir Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:25:53 ÖS]


Gönül Allah (CC) 'ta Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:22:44 ÖS]


İmani olgunluğun sırrı - Teslimiyet Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:15:04 ÖS]


İnsanın Manevi Yapısı (Ruh, Kalb, Akıl ve Nefs) İle İlgili Meseleler Gönderen: gurbetciyim
[Dün, 05:06:24 ÖS]


Esat Kabaklı - Sürgün - 320 KBPS Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 04:50:26 ÖS]


Ozanlardan Single Eserler - Karma 320 kbps Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:20:38 ÖS]


Esat Kabaklı - Oğul Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 12:07:15 ÖS]


Ehl-i Beyt ve Kerbelâ Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:49:31 ÖÖ]


Filistin’in Tarihçesi Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 10:42:17 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 3 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:10:52 ÖÖ]


Cennetlik Kadınşar 2 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:06:00 ÖÖ]


Cennetlik Kadınlar 1 Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 09:00:00 ÖÖ]


Muallim - Öğretmen - Peygamber Gönderen: fanidunya NET
[Dün, 08:54:03 ÖÖ]


Dar Günlerin Adamı Hz. Osman Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 11:18:19 ÖÖ]


İhlas ve Samimiyet Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 11:13:16 ÖÖ]


Zekat İslam’ın Köprüsüdür Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 11:09:53 ÖÖ]


Kurtuluş İslâm’dadır Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 10:58:52 ÖÖ]


Tevhid ve İstikâmet Gönderen: KOYLU
[Aralık 20, 2024, 10:55:38 ÖÖ]