Gönderen Konu: TEVHİT ZULME İTİRAZ ADALETE ÇAĞRIDIR 1 (Okunma sayısı 468 defa)

fanidunya · « : Eylül 27, 2019, 12:58:13 ÖÖ »

TEVHİT ZULME İTİRAZ ADALETE ÇAĞRIDIR 1

Kâinatta hiçbir şey amaçsız ve anlamsız yaratılmamıştır. Rahman; tüm âlemlere (zamana, mekâna, eşyaya, arza/yeryüzüne, insana) düzen/denge koymuştur. Her şeyde bir ölçü, ahenk ve denge vardır.

Tüm kitaplar ve peygamberler tevhide/adalete çağrı yapmışlardır (Hadid/25). Allah-u Teala (c.c.) zulmü/fesadı yasaklamış, adaleti emretmiştir. Zalimleri, bozguncuları sevmez (Al-i İmran/57, Bakara/205). Tevhit/adalet dünyanın da kâinatın da sigortasıdır.

Mülk Suresi’nde kâinatı, tüm âlemleri yaratan ve yöneten Allah-u Teala’nın hükümranlığı, yedi göğü uyumlu/ahenkli yarattığı, yaratmasında hiçbir uygunsuzluk, düzensizlik olmadığına dikkat çekiliyor, kusur arayanların bunu bulmaktan aciz kalacağı vurgulanıyor... En yakın göğün kandillerle süslendiği (1-5), “Bizim yararımız için (kâinatta) yeryüzünü uysal (işlenmeye) elverişli kılındığı” (15) belirtilir.

Rahman Suresi’nde: Rahman’ın Kur’an’ı öğrettiği, güneşin ve ayın hesapla cereyan ettiği, bitkilerin, ağaçların (Allah’a) secde ettikleri (1-6), semayı yükselttiği, her şeye ölçüyü (ve denge) koyduğu beyan buyrulmaktadır. 8. ayette ölçüde haksızlık yapmamamız, ölçüyü, tartıyı adaletle (tam, eksiksiz) yapmamız emredilerek tabiattaki muhteşem, mükemmel düzene denge/adalet vurgu yapılmaktadır. Sayısız nimetlerden örnekler verilmektedir. Nimetlerden hangisi yalanlanabilir? “Güneş de Ay da mükemmel bir hesapladır” (Rahman/5).

Yunus/3: “Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde (devrede) yaratan ve Arş’ı hükmü altına alan, (her) işi düzenli olarak idare eden Allah’tır.”

Güneş, ay ve dünyamızın ölçülü, ahenkli, “hesaplı” hareketleriyle zaman ve vakit kavramları oluşur. Yine hesap (matematik, rakamlar) yaratılarak hayatımız zaman yönünden düzenlenmiştir (Bakara/189, Yunus/5, Tevbe/36, Rahman/5, İsra/12, En’am/96).

Yeryüzü yaşanılacak şekilde düzenlenmiş, dağlarla kazıklanmış, dengelenmiştir. (Mülk/15, Lokman/10).

İnsan da cismani ve manevi yönleriyle ölçülü, ahenkli, uyumlu, dengeli yaratılıp “ahsen-i takvim” (Tin/4) üzere düzenlenmiştir.

*İnsana yeryüzünde “hilafet” görevi, adaleti ve imarı gerçekleştirsin diye verilmiştir (Bakara/30, Hadid/25, Hud/61). Zulüm/ifsad için değil... Tevhit-şirk mücadelesi, adalet-zulüm mücadelesidir.

*”Gökler ve yer tevhitle ayakta durur.” “Tevhit kalkınca kıyamet kötüler üzerine kopar...” buyuruyor Efendimiz (s.a.v.).

“Haksızlık karşısında susanlar dilsiz şeytanlardır.” “Cihadın efdali zalim yönetime karşı hakkı söylemektir” buyurmuş, Efendimiz (s.a.v.)

“Zulme itiraz etmeyenler haklarıyla birlikte şereflerini de yitirirler” (Hz. Ali)

*”Adalet mülkün temelidir” (Hz. Ömer). “Adalet devletin dinidir” (Hz. Ali).

*Yeryüzü ve gökler adalet sayesinde ayakta durur” (Şeyh Ali Semerkandi).

İlgili ayetler bize şu mesajı veriyor: Kevni ayetlerle, ölçülerle kâinat/evren düzeni ne kadar mükemmel, muhteşem ise, bunun gibi Rabbimizin tüm insanlara teklif ve tavsiye buyurduğu teşri düzen (İslam) de öylece mükemmeldir, kusursuzdur. İslam tüm insanların hem dünyada adalet ve barış içinde huzurla bir arada yaşayabilecekleri, hem de ahirette mutlu olabilecekleri biricik eşsiz, benzersiz din/düzendir.

*Kâinattaki/tabiattaki düzen/ahenk/denge nasıl mükemmel, muhteşem ise (kevni düzen), bunun gibi toplumda sosyal adalet/sosyal denge de ancak “teşri düzen”/ilahi hükümlerle (hukukla) sağlanabilir. İlki kevni yaratılışla ilgili, ikincisiyse ilahi teklif ve tavsiyenin kabulü ile İslam (dini) de adalet/barış düzeni sunmaktadır. Zorlama da yok. İstersek ilahi/İslami olanı, istersek beşeri (laik/seküler) olanları tercih ederiz. Adalet veya zulüm tercihi...

fanidunya · « **Yanıtla #1 :** Ekim 05, 2019, 02:18:46 ÖS »

TEVHİT ZULME İTİRAZ ADALETE ÇAĞRIDIR 2

Allah ifsad edenleri sevmez. İfsad zulümdür. Islahat adalettir. Adalet, ilahi hükümlerle sağlanır. Adalet dengedir, düzendir, barıştır. Islahatta sevap, ifsadda ceza var. Değerler korunarak adalet sağlanır. Bedenimiz, organlarımız, fıtratımız korunacak. Tabiat korunacak, imar edilecek. Zulüm, ifsad, tahrip olmayacak.

Kur’an-ı Kerim’de de düzen var; kâinatta ve insanda da...

“Fiili” ayetlere “kevni”, “tekvini”, “ilmi” ayetler de denir.

Kavli ayetlere de “teşrii”, “tenzili”, “vahyi” ayetler denir.

Peygamberlere indirilen ilahi kitaplar “kavli” ayetlerdir. Ayetler, çeşitli yönlerden tasnif edilmiştir: Kavli ayetler, fiili ayetler. Güneş, ay, gece, gündüz, mucizeler de “fiili” ayetlerdendir.

Ayet; “Bir şeyin, amacın varlığını gösteren alamet”, mucize, delil, ibret, işaret anlamlarında. “Surelerin belli bölümleri/cümleler için kullanılan terim (ayet)” (TDV İslam Ansiklopedisi).

6666 ayetin tümü “ölüm” ayeti gibi haktır, doğrudur, gerçektir. Tüm ayetlerin gerçekliği, karşılığı vardır. Ölüm ayetine inanmayan yoktur. Tüm ayetler de böylece gerçektir. Gözlemlediğimiz ayetler gibi, gaybe dair ayetler de gerçektir. (Allah, ahiret, cennet, cehennem, melekler...)

Tek ayeti inkâr, tümünü inkâr gibidir, küfürdür. Bir hükmü, emir ve yasağı beğenmemek de öyledir. Tekvini ayetler ne kadar sağlam, mükemmel ise, teşrii ayetler (düzen de) öylece mükemmeldir. Kevni ayetlerde, düzende Allah’a tam itaat/teslimiyet (tespih) söz konusu. O nedenle evrende mükemmellik, denge, adalet var. Teşri ayetlerle düzen kurulduğunda da aynı mükemmellikte adalet/düzen sağlanabilir. İnsan, tevhitle teşri ayetlerin tümünü kabul etmiş oluyor. Seçiyor, beğeniyor, kabulle teslim oluyor (İslam ve iman).

Müslüman ve müminlerden oluyor; “müslümancı”/”İslamcı(?)” ve “müminci(?)” olmuyor... Adımızı Allah-u Teala (c.c.) “müslim” ve “mümin” koymuş. “İnsanları Allah’a çağıran, salih ameller işleyen ve ‘ben Müslümanlardanım’ diyen kimseden daha güzel sözlü kimdir?” (Fussilet/33).

*Güneş (Şems) ve Ay (Kamer) surelerden ikisinin adıdır (91. ve 54. sureler).

Güneş ve ay hem mekânda/evrende/semada hem de zamanda belirleyici, düzenleyici ayetlerdir.

*İnsanda düzen/denge bozulduğunda hastalıklar ortaya çıkar. Tedaviyle denge/düzen/sağlık kazanılır.

*Karada ve denizde denge/düzen günahlarımız nedeniyle bozulur (Rum/41). İstiğfarla, tevbelerle, iman ve salih amellerle düzelir.

*İnsanın ölümüyle denge tamamen bozulur, kaybolur.

*Kâinat/evren de ilk surla, “kıyamet” ile helak olur, denge tamamen bozulur. (Gök dürülür, güneş söner, dağlar savrulur...) Tüm insanlar, hayvanlar ölür.

*Toplumlar da hukuk/adalet ile ayakta durabilir, dengelenir, düzene kavuşabilirler. Tevhide çağrı, adalete çağrıdır. İslam (tevhit) de adalet için, yalnızca Allah’a kulluk için. İlahi hukuk/adalet olmazsa, fesat/zulüm ortaya çıkar. Zulmün sonu ise parçalanarak yıkılmak, yok olmaktır, zillettir...

Adalet ve barış ancak İslam’la sağlanabilir. Uygulanan beşeri sistemlerle/ideolojilerle mümkün olmuyor, olamaz da... Teşri adalet/düzeni yıkılmadan, kevni (tabiat) düzeni yıkılmaz; kıyamet kopmaz.

Rabbimizin adaletinden, lütfuna sığınalım.

FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: TEVHİT ZULME İTİRAZ ADALETE ÇAĞRIDIR 1 (Okunma sayısı 468 defa)

fanidunya

TEVHİT ZULME İTİRAZ ADALETE ÇAĞRIDIR 1

fanidunya

Ynt: TEVHİT ZULME İTİRAZ ADALETE ÇAĞRIDIR 2

BENZER KONULAR