İnat Problemi
İletişim eksikliğini oluşturan en önemli problemlerden birisi de inatlaşmadır. İnatçılık gösteren kişiler kendi düşüncelerinin uygulanmasını isteyen, haksız olduğunu kabul etmeyen, ısrarcı biçimde dediğinin kabul edilmesini bekleyendir. Yapılacak olan onun istediği şekilde gerçekleşene kadar ısrar eder. Yaptıklarının, söylediklerini, yapmak istediklerinin sonuçlarını, başkası için ne anlama geldiğini dikkate almadan hareket ederler.
İnatlaşmayı ortaya çıkaran nedenler kişiden kişiye büyük farklılıklar göstermektedir. Ailesel olabileceği gibi, haklarının yenildiğini düşünmek, karşısındaki tarafından küçümseneceğine inanmak, karşısındakinin haklı olabileceğini kabullenmeyi istememek, karşısındakinin dediğini uygularsa onun yönetimine gireceğini sanmak veya öfkesini ancak böyle gösterebildiği için inatlaşabilirler. Bu yüzden inatçılık ayrıntılı incelenmelidir.
İnatlaşan kişi kendi dediğinin doğru olduğunu kabul ettirme, haklı olduğunu onaylatma ihtiyacı içindedir. Onayı alana kadar direnir. Hatta tüm ilişkisini bile sonlandırabilir.
İNATLAŞAN KİŞİYE YAKLAŞIM NASIL OLMALI?
Öncelikle inatlaşmanızın tek yönlü olup olmadığı, bunda ikinizin de ne kadar katkısı olduğu tespit edilmelidir. İnatlaşmanın aşılabilmesi için insanların “inatlaştığının farkında olması”, “gerektiğinde inatlaşmayı bırakabilmesi”, “karşı tarafın inadını arttıracak şekilde davranmaması”, “inatlaşmadan kaynaklanan duygularla baş edebilmesi gerekir.
– Bazı insanlar inatçılığının yersiz ve haksız olduğunu görse bile bunu ele güne karşı ifade edemezler. Özellikle, kendi ailesinin hatalarını, yanlışlarını bilseler bile, utançları nedeniyle savunmaktan ve dediklerinden vazgeçemezler. Onlar için kabullenmektense ölmek daha iyidir sanki. Bugün için açık açık ifade etmiyor olsa da hatalı olduğunu anladığı izlenimi ediniyorsanız, bu kadarı ile yetinin ve utançlarını arttıracak biçimde davranmaktan uzak durun..
– Tümüyle haklı olduğunu düşünen insanlar konunun tartışılmasına yanaşmazlar. Bu kişiler diğer insanların kendisini haksız görebilecekleri düşüncesine katlanamazlar. Olası tehlikeyi göze almaktansa inatlaşmayı sürdürürler. Bu tür insanları kendilerini güven içinde hissedene kadar müzakere için zorlamayın.
– “Hep ben mi alttan alacağım” ve “ödün veren yine ben mi olacağım” düşüncelerinden ve bunların yarattığı duygulardan etkilenmemeye çalışın. İlk adımı atmak karşı tarafın haklı olduğunun kabul edildiği anlamına gelmez.
– hemen karşınızdaki insanı suçlamayın. İnatlaşmanın ortaya çıkmasında sizin de rolünüz olabileceğini, belki de asıl inatlaşanın kendiniz olabileceğini unutmayın.
– İnatlaşma konusunda kendinizi yeterince tanıyıp tanımadığınızı gözden geçirin.
– İnatçı insanlarla kısır iddialaşmaya ya da çekişmeye giriyor olmanız sizin de inatçı yönünüz olduğunu göstermektedir. Bunun derecesini anlamaya çalışın.
– İnatçı insanlar kendilerinin inatçı olduğunu kabul etmezler. Onlardan kendilerinin inatçı olduğunu kabul etmelerini beklemeyin.
– Sakin biçimde dinleyin. İçinizden gelen ona cevap yetiştirme, doğruyu gösterme ve kabul ettirme baskılarına teslim olmayın.
– Konuyu onun gördüğü çerçeveden görmeye çalışın. Hangi yönlerine katılmadığınızı ona söyleyin.
– Onun düşüncelerine saygı duyduğunuzu ve değer verdiğinizi gösterin.
İnci Yeşilyurt.