6-11 YAŞ DÖNEMİ ÖĞRENCİ-ÖĞRETMEN İLİŞKİSİNİN ÖNEMİ
Çocuğun aileden çıkıp, dış dünyaya açıldığı dönemdir. Anne babasına bağımlılığı biraz azalmıştır. Kendi gereksinmelerini karşılayabilecek yaştadır. Erkek ve kız kimliğini iyice kazanmışlardır. İki ayrı cinsten çocuklar, kendi aralarında oynamayı yeğlerler. Arkadaşlık bağları güçlüdür, toplu ve kurallı oyunlara yönelirler. Ancak aralarında çekişme hiç eksik olmaz, çünkü üstünlük kurma istekleri, öne çıkma dürtüleri güçlüdür. yarışma, beceri gösterme ve çalışkanlık bu dönemin en belirgin özelliğidir.
Bu yıllarda çocuklar, doğru-yanlış ayrımını iyi yaparlar, kurallara önem verirler, oyunda mızıkçılık en yakındıkları şeydir. Cinsel kimliklerini iyice benimseyen bu dönem çocukları, karşı cinsi küçümserler.
Bu yaşlardaki (6-11 yaş) çocukların hayranlığı; anne-babasından öğretmene kayar, öğretmenle özdeşim başlar. Öğretmence beğenilmek, gözüne girmek, aferin almak, bu yaş çocuğu için çok önemlidir. Arkadaşlık ilişkisinde ve okulda kendini gösteremeyen bir çocuk, yetersizlik ve aşağılık duygusuna kapılır.
Bana annesi tarafından danışma seansına getirilen, ilkokul ikinci sınıfa giden, sekiz yaşında bir öğrencim vardı. Annesi çocuğunun evde söz dinlemediğini, okulda derslerinde, bildiği halde yeterince başarılı olmadığını, evde ders çalışmak istemediğini anlattı. Yaptığım psikolojik testler sonucunda çocuğun öğretmeniyle olan olumsuz ilişkisi ortaya çıktı. Çocuk, öğretmeninin daha çok çalışkanları tuttuğunu, yaramazlık yaptığında kızdığını ve bağırdığını sınavlardan zayıf alanlara “tembeller, geri zekalılar” diye bağırdını anlattı. Öğrencime yaptığım zeka testi sonucuna göre, ögrenci” normal zeka “ya sahipti.
Daha sonraki seansda, test sonuçlarını anlattığımda, annesi beni doğruladı. Çocuğunun şu anki öğretmeninin ikinci öğretmeni olduğunu, oğlunun öğretmenin karşısında çok heyecanlandığını ve bildiği şeyleri söyleyemediğini, kendine güvenemediğini anlattı.
Örnekte de görüldüğü gibi, ilkokul döneminde öğrenci-öğretmen ilişkisi sağlıksız olduğunda, çocuğun hem ruh sağlığı, hem de öğrenim hayatı olumsuz etkilenebiliyor. Bir öğretmen yeteneği orta bir öğrencisini, isterse destekleyerek, başarılı da kılabilir, zeki bir çocuğun güvenini sarsıp, başarısız duruma da düşürebilir. Bu nedenle öğretmenin olumlu yaklaşımı, anlayışı, desteği, öğrencilerin başarısını da, ruhsal uyumlarını da iyiye götürür.
Bu nedenle ilkokula giden çocuğunuzun okulunda daha başarılı ve ruhsal yönden sağlıklı olması için, çocuğunuzun öğretmeniyle sıkı bir iletişim içinde olunuz.
Kıvanç Tığlı Bulut.