BİR PEYGAMBERİN FERYADI
Bir peygamber düşünün ki ümmetini Allah’a şikayet ediyor. Bir peygamber düşünün ki ümmetinin Kitaba karşı duyarsız kalmasından rahatsız oluyor ve Rabbimiz de onun bu feryadını Kitabında yüzümüze çarpıyor. İşte bu peygamber son peygamber Hz. Muhammed(sav)dir.
Hani, alemlere rahmet olarak gönderilen(Enbiya21/107),ümmetine düşkün(Tevbe9/128) olan Efendimiz(sav) var ya işte o Peygamberden bahsediyoruz.
Peki, Efendimiz(sav)’in bizden hangi konuda şikayetçi olacağını biliyor muydunuz? Öyle ki Kur’an’da ikinci bir yerde böyle bir şikayet yoktur.
Sözü daha fazla uzatmadan asıl mevzumuza girelim. Konumuz Furkan suresi 30. Ayet.
“(O gün) Peygamber der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'ı büsbütün terkettiler.”
Ayette geçen MEHCUR kelimesi Kur’an’dan uzaklaşmak, Kur’an’ı terk etmek, onun hükümlerini dinlememek, Kur’an’ın mushafına saygı duyup içeriğine, hükümlerine duyarsız kalmak manalarına gelir.
Tüm bunlar Kur’an’ı mehcur kılmaktır. Kur’an’dan hicret etmektir. Halbuki müslüman Kur’an’a hicret etmeliydi, Kur’an’a koşmalıyıdı. Özetle buradaki mehcur bırakmak elinin altında olduğu halde, ondan gereği gibi istifade edememe,faydalanmamayı ifade eder.
Yoksa Mushaf herkesin evinde var.Belki çoğumuz okuyoruz.Hatim indiriyoruz.Lakin anlama ve hayata tatbik noktasında sınıfta kalıyoruz.Her şeyden evvel böyle bir derdimiz yok.Halbuki Kur’an hayata ve dirilere (Yasin36/69-70) okunmak için indirilmişti.
Şimdi birisi mushafı yere atsa ve üzerinden atlayıp geçse o adamı linç edersiniz.Peki onu evinde duvarında asan fakat namaz kılmayan,oruç tutmayan,faiz yiyen, gıybet yapan,yalan konuşanın yaptığı Kur’anı çiğnemek değilse nedir? Kur’an’a saygıyı duvarda yüksek yere asmaya indirgeyen sığ aklın geldiği noktaya bakın. Bu akla soralım. Yükseğe astığın Kur’an üst kattaki adamın neresine geliyor?
Bakın Kur’an’ın inşa etmediği akıl ne hallere düşüyor. Rasulullah’ın, kanını içen sahabeye kanım kanınla karıştı cehennem sana haram oldu diyesiymiş. Hani kan haramdı.(Bakara2/173). Yine güya sahabe, Efendimiz’in idrarını içermiş! İçene de cehennem harammış. Hani Efendimiz, Ey kızım Fatıma! Babam Peygamber diye güvenme! Vallahi senin için de yarın bir şey yapamam diyordu. Hani idrar necasetti? Nitekim Efendimiz heladan gelince abdest almışlardır. Demek ki necaset söz konusu. Ee sen Kur’an’sız din kurgularsan ortaya böyle ucubeler çıkar ve utanmadan Rasulullah’a iftira atarsın. Onun ağzından da hadis uydurur bunu da din diye millete anlatırsın.
Efendim neymiş sümük-ü şerifmiş! Güya sahabe, Efendimizin sümüğünü kapış kapış edip üzerlerine sürerlermiş! Allah aşkına bu nedir? Benim iman ettiğim Peygamberim yerlere tükürmeyi günah sayarken, temizliği imanın yarısı sayarken bu kepazelik ne!? Bunun peygamber sevgisiyle ne alakası var?
Adam Şifa Ayetleri diye kitap yazmış. Kitap tam bir felaket. Neymiş falan ayeti, falan sureyi cinsel organına okuyup üflersen şöyle olurmuş böyle olurmuş(afedersiniz ereksiyon olurmuş!)!!
Bu ne cinnet Allah’ım! Din bu mu? Kur’an bunun için mi indi. Bu, Kur’an’a viagra muamelesi değil de nedir? Kur’an üfürük kitabı mıdır? Hani Kur’an hayat kitabıydı?
Allah’ın Kitabından uzaklaşırsan böyle maskara olursun. Bakın ne diyor Kur’an:
“Kim, Rahmân’ın Zikri’ni/Kur’an’ı görmezlikten gelirse, biz onun başına bir şeytan sararız. Artık o, onun ayrılmaz dostudur. Şüphesiz bu şeytanlar onları doğru yoldan saptırırlar. Onlar ise doğru yolda olduklarını sanırlar (Zuhruf 41/36-37)
Bu gibiler bir yol tutturmuş gidiyorlar. Kendilerini de en doğru yolda sanıyorlar ve muarızlarına da sapık damgasını vuruyorlar. Bu gibiler Zuhruf 41/36-37 ‘deki insan tipine tıpa tıp uymuyor mu.
Temel fıkrasıyla bitirelim. Temel aracıyla otobana ters girince otoban polisi harekete geçer ve radyodan “dikkat otobanda bir araç ters yönde ilerliyor” anonsunu yapar.Bizim Temel de anonsu radyodan dinler ve derki : Uyyy!! Ne birisi! Hepisi ters hepisi!!
Recep Şahan.