* FANİ DUNYA FORUM HABERLER

Gönderen Konu: Mi’rac Hadisesi - Ahireti nebevî temaşa 7  (Okunma sayısı 2 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimiçi fanidunya NET

  • Administrator
  • *****
  • İleti: 7641
Mi’rac Hadisesi - Ahireti nebevî temaşa 7
« : Bugün, 11:01:46 ÖÖ »


Mi’rac Hadisesi  - Ahireti nebevî temaşa  7

Mİ’RACA GÖTÜREN HADİSELER         
                                   
d-Hz. Resulullah’ın (sav) İslâm’ı tebliği

6- İslâmiyet’te Ahiret’e iman esastır.                         

*İslâm’da, öldükten sonra dirilme, Dünya hayatında yaptıklarından Allah’a hesap verme ve ebedi Cennet veya Cehennem hayatına (Ahiret’e) inanmak, iman esaslarındandır. Allah, Kur’ân da Dünya hayatının geçici bir imtihan olduğunu, asıl devamlı hayatın Ahiret hayatı olduğunu söylemektedir(1).

*Müşrikler /kâfirler ise hayatın sadece bu Dünya hayatından ibaret olduğuna inanıyorlardı. Hz. Peygamber’in ikaz ettiği öldükten sonra dirilmeye, hesap vermeye, Cennet’e, Cehennem’e katiyyen inanmıyorlardı. Ve şöyle diyorlardı; ‘Bu gerçekten hayret edilecek bir şey! Biz ölüp toprağa karıştıktan sonra tekrar dirilip hayat bulmamız olacak bir şey değildir’. ’Gerçekten biz ve atalarımız ölüp toprağa karıştıktan sonra yeniden diriltileceğiz, öyle mi? Bize anlatılan bu masal, geçmişte atalarımıza da anlatılmıştı.

Bunlar eskilere ait masallardan başka bir şey değildir’ diyerek inkâr ettiler. Hatta ‘demek ben öldükten sonra diriltileceğim öyle mi?’ diye alay ederlerdi. Bir gün onlardan Ubey bin Halef eline kuru bir kemik almış, Hz. Peygamber’in tebliğ yaptığı sırada elindeki kemiği parçalayıp topluluğa dönerek ‘Muhammed öldükten sonra bu kuru kemiğin diriltileceğini iddia ediyor’ diye güya alaylı bir şekilde Hz. Resûlullah’ı yalanlıyor ve insanların gözünden düşürmek istiyordu. Allah-ü Teâlâ ise herkesin anlayacağı şekilde onlara şöyle cevap veriyordu: “İnsan, görmüyormu ki, Biz (Allah) kendisini bir nutfeden (zigot- döllenmiş yumurta hücresinden) yarattık. Şimdi (bunu inkar edip) açıkça bir düşman kesildi”.

“Kendisinin nasıl yaratıldığını unuttu da bir de Bize misal getirdi. ‘bu kemikler çürüdükten sonra onları kim diriltecek’ dedi”. “(Ey Resûlüm) Deki; onları ilk defa yaratan diriltecektir”. Ve O (Allah), her çeşit

yaratmayı bilir (yapar)” (Yasin-77, 78, 79). “Bütün mahlukatı ilk defa (yoktan-hiçten) yaratan Allah, sonra (öldükten sonra) tekrar diriltecektir. Bu (ikinci yaratma) , O’na daha kolaydır….” (Rum-27).

e-Müşriklerin Hz. Resulullah’a ve Müslümanlara düşmanlıkları

Müşrikler Hz. Peygamber’i itibarsızlaştırmak istediler             *Müşrikler, Hz Resûlullah’ın insanları etkiliyememesi için O’nu itibarsızlaştırmak istediler. Bu maksatla Velid bin Mugire’nin başkanlığında toplandılar. ‘Acaba O’na deli mi?, sihirbaz mı?, yalancı mı?, kâhin mi?, Kur’ân’ı eskilerin masallarından mı yazdı? desek diye alternatif teklifleri değerlendirmeye başladılar. Fakat yalancı diyemezlerdi, çünkü insanlar O’na Muhammed-ül Emin diyorlardı. Mecnun da diyemezlerdi. Çünkü O çok akıllıydı. Bunu da ‘Hacer-ül esved’ meselesinde de ispat etmişti. Kur’ân’ı eskilerin masallarından yazdı da diyemezlerdi. Çünkü O’ okuma-yazma bilmiyordu.

Sonunda Hz. Peygamber’e ‘sihirbaz’ demede ittifak ettiler. Müşrikler, İnsanlara ‘peşinden gittiğiniz adam(Hz. Peygamber) sihirbazdır’ dediler. Mekkeli müşriklerin bir diğer algı operasyonu da ‘Kur’ân’ı Muhammed uydurdu’ demeleri olmuştur. Allah, müşriklerin bu iftiralarına karşı Hz. Resûlullah’a vahyediyor ve diyor ki, “Ve bu Kur’ân Allah’tan başkasına isnat edilemez (Bilin ki, bu Kur’ân birileri tarafından uydurularak Allah’a isnat edilmiş bir kelâm değildir.) O, kendisinden önce gönderilmiş olanları (ilâhi kitapların aslını) doğrulayan ve ilâhî hükümleri açıklayandır. Onda şüphe yoktur. O, alemlerin Rabbindendir(Allah katından indirilen)”. “Yoksa Onu (Kur’ân’ı, Muhammed kendisi) uydurdu mu diyorlar? (Resûlüm) De ki, eğer sözünüzde (iddianızda) sadıksanız, Allah’tan gayrı (yardıma) çağırabileceğiniz kim varsa (şairleriniz, kâhinleriniz, sihirbazlarınız,

tâğutlarınız, putlarınız, vs) çağırın da O’nun benzeri bir sure (meydana) getirin” (Yunus-37, 38). Müşrikler durmadan algı operasyonları yapıyorlardı. Şunu da dediler; ‘Madem bu adam (Hz. Resûlullah) peygamber, o zaman O’na bir melek refakat etmeli değil miydi?. Veya Allah, O’na bir hazine verseydi ya!. Yahut bir bağ-bahçesi olsaydı ya!’

Allah, onların iddialarına karşılık olarak şöyle demiştir: “(Resûlüm)

Onlara de ki, ’eğer yeryüzünde yerleşen, gezip dolaşanlar meleklerden ibaret olsaydı, elbette Biz de onlara elçi olarak gökten bir melek gönderirdik (insanlara, onlar gibi insan gönderilir.)” İsra-95.

İyi bilin ki, şu dünya hayatı boş bir oyalanma ve oyundan başka bir şey değildir. Âhiret yurduna gelince, işte gerçek hayat odur. Keşke bunu bilmiş olsalardı!” (Ankebut-64).

Prof. Dr. Yusuf Özertürk.

İNTERNET RADYOMUZ. 24 SAAT YAYINDADIR.

RADYO  FANİDUNYA FM
Yükleme linklerini görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye Ol veya Giriş Yap