Zekatıı Tam Verenler
Rabbimiz Allah Teâlâ şöyle buyurur:
"Andolsun, Allah, İsrailoğullarından kesin söz (misak) almıştı. Onlardan oniki güvenilir-gözetleyici göndermiştik. Ve Allah, onlara: ‘Gerçekten Ben, sizinle birlikteyim. Eğer na¬mazı kılar, zekatı verir, Rasullerime inanır, onları savunup desteklerseniz ve Allah'a güzel bir borç verirseniz, şübhesiz sizin kötülüklerinizi örter ve sizi gerçekten, altından ırmaklar akan cennetlere sokarım. Bundan sonra sizden kim inkâr ederse, cidden dümdüz bir yoldan sapmıştır."[8]
"Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar, birbirlerinin velîle¬ridirler. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dos¬doğru kılar, zekatı verirler ve Allah'a ve Rasulüne itaat eder¬ler. İşte Allah'ın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şübhesiz Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibi¬dir.
Allah, mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara içinde ebedî kalmak üzere, altından ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde güzel meskenler va'detmiştir. Allah'dan olan hoşnudluk ise, en büyüktür. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk budur."[9]
Rabbimiz Allah'ın, kendilerine rahmet edeceği ve altların¬dan ırmaklar akan Adn cennetlerindeki güzel meskenlere soka¬cağı mü'min erkekler ve mü'min kadınlar, namaz kılan ve zekat veren muvahhid şahsiyetlerdir… Allah'a ve Rasulü (s.a.s.)'e itaat eden bu muvahhid mü'minler, zekat vazifelerini tam yapanlar¬dır. Allah'ın ve Rasulü (s.a.s.)'in kendilerine helâl kıldığı yollar¬dan çalışıp helâl olarak kazandıklarından verdikleri zekat, onların cennete girmelerine vesiledir!..[10]
Ebu Hüreyre (r.a.) anlatıyor:
Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:
"Her kim Allah yolunda çift sadaka verirse, cennet kapıla¬rından:
-Ey Allah'ın kulu, (buraya gel,) bu kapı hayırlıdır! diye çağı¬rılır.
Çok namaz kılanlardan olan kimse de (cennetin) namaz kapısından çağrılır.
Cihad ehlinden olan kimse de cihad kapısından çağrılır.
Oruç tutanlardan olan kimse de, "er-Reyyân" kapısından çağırılır.
Sadaka (zekat) sahiblerinden olan kimse de sadaka kapı¬sından çağrılır."
Bunun üzerine Ebu Bekr:
-Babam-anam sana fedâ olsun ya Rasulullah, bu kapılar¬dan çağrılan kimse üzerine bir zarar var mıdır? Bir kişi, bu ka¬pıların hepsinden davet olunur mu? diye sordu.
Rasulullah:
"Evet, hepsinden davet olunur ve ben, senin onlardan ol¬manı ümit ediyorum." buyurdu.[11]
Ebu Hüreyre (r.a.) ve Ebu Said (r.a.)'dan.
Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:
"Beş vakit namazı kılan, Ramazan orucunu tutan, zekatı ve¬ren ve yedi tane günah-ı kebairden sakınan hiç kimse yoktur ki, cennet kapıları kendisine açılarak ona:
-Selâmetle gir! denilmesin."[12]
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------
[8] Mâide, 5/12.
[9] Tevbe, 9/71-72.
[10] Ebu Melîh, babası (Usame b. Umeyr, r.a.)'dan rivayet eder:
Rasulullah (s.a.s.) şöyle buyurur:
"Allah, haramdan verilen hiçbir sadakayı kabul etmez.”
Sünen-i Ebu Davud, Kitabu't-Tahare, B.31, Hds.59.
Sünen-i Neseî, Kitabu'z-Zekat, B.48, Hds.2514.
Sünen-i İbn Mace, Kitabu't-Tahare, B.2, Hds.271.
[11] Sahih-i Buhârî, Kitabu's-Savm, B.4, Hds.7.
Sahih-i Müslim, Kitabu'z-Zekat, B.27, Hds.85.
Sünen-i Neseî, Kitabu'z-Zekat, B.1, Hds.2432.
Kitabu'l-Cihad, B.20, Hds.3121.
Abdullah ibn Mübarek, Müsned, çev. Tevhid Ajans, İst.1990, Sh.25, Hds.80.
[12] Sünen-i Neseî, Kitabu'z-Zekat, B.1, Hds.2431.
İmam Kurtubî, A.g.e., C.5, Sh.155. Ebu Hatim el-Bustî'den.